Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
TÜR ADI | SEMBOL |
İSİM/AD | (i) |
SIFAT | (s) |
FİİL | (f) |
ZARF | (z) |
EDAT | (-e) |
EK | ek |
BAĞLAÇ | b |
troughed idler |
oluklu makara (i) |
troughing |
oluklaşma (i) |
trowel |
el küreği (i) |
trowel |
mala (i) |
trowel |
mala çekmek (f) |
truck mixer |
kamyona monte edilmiş betonyer (i) |
truck mounted crane |
seyyar vinç, kamyona monte edilmiş vinç (i) |
true cohesion |
gerçek kohezyon, hakiki kohezyon, gerçek iç yapışkanlık (i) |
true dip |
doğrultuya dikey olan eğim (i) |
true error |
gerçek hata: Bilinen gerçek değer ile hesaplanan veya ölçülen yaklaşık değer arasındaki fark. (i) |
true fractional relative error |
gerçek orantısal bağıl hata: Gerçek hatanın gerçek değere oranı. (i) |
true north |
gerçek kuzey (i) |
true percent relative error |
gerçek yüzde bağıl hata: Gerçek hatanın gerçek değere oranının yüzdesi. (i) |
true value |
gerçek değer (i) |
true value of a quantity |
bir büyüklüğün gerçek değeri (i) |
trueing |
doğrultma (i) |
TrueType |
TrueType (i) |
true coefficient of friction |
gerçek sürtünme katsayısı (i) |
true bearing |
gerçek doğrultu (i) |
truck train load |
kamyon katarı yükü (i) |
truckage |
taşıma ücreti (i) |
trucker |
kamyon sürücüsü (i) |
truck-tractor |
treyler çekici (i) |
truck-truck accident |
kamyon kamyona kaza (i) |
true |
gerçek (i) |
True Airspeed |
gerçek hava sürati (i) |
true angle of internal friction |
gerçek iç sürtünme açısı (i) |
true azimuth |
coğrafi kuzeye göre azimut (i) |
true azimuth |
gerçek azimut (i) |
truing |
doğrulama, düzeltme (i) |
troubleshooting |
arıza arama (i) |
truck train loading |
kamyon katarı yükü (i) |
trivial solution |
apaçık çözüm (i) |
trivial, minor |
önemsiz (s) |
trizonal |
Üç tabaka gösteren, üç sıra halinde dizilmiş. (s) |
trolley |
araba, askı (i) |
trolley |
devrilir taşıt (i) |
trolley |
el arabası (i) |
trolley |
market arabası (i) |
trolley |
tramvay (i) |
Trolley (Trolly) |
(a) Raylar üzerinde hareket eden alçak taşıt, (b) Tekerlekler üzerinde hareket eden küçük masa. (c) Devrilir taşıt, kasası yük boşaltmak için kalkar taşıt, (d) Marketlerde kullanılan tekerlekli alış veriş arabası. (i) |
Trolley -bus |
Troleybüs. Üzerinden geçen elektrik hatlarından aldığı elekrik gücü ile çalışan otobüs. (i) |
trivial |
önemsiz (s) |
trivalent |
üç değerli (s) |
tripping |
durdurma (i) |
tripsy- |
Bkz. Sıkıştırarak ezme anlamına sonek. tripus Üç ayaklı ucube. ek |
triquetrus |
Üçköşeli (kesiti üçgen). (s) |
trisaccharide |
Hidrolize olduğu zaman üç molekül monosakkarid veren hidrokarbon. (i) |
trisection |
üç eşit kısma bölme (i) |
triturable |
Toz haline getirilebilir. (s) |