Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
TÜR ADI | SEMBOL |
İSİM/AD | (i) |
SIFAT | (s) |
FİİL | (f) |
ZARF | (z) |
EDAT | (-e) |
EK | ek |
BAĞLAÇ | b |
synergetic |
beraber çalışan (s) |
supermobility |
Aşırı hareketlilik. (i) |
superimposed load |
ek yük, ilave yük (i) |
superimposed |
fill ek toprak dolgu (i) |
superimpose |
üst üste koymak, üzerine bindirmek, üst üste bindirmek (f) |
superhighway |
otoyol, süper karayolu (i) |
superheating |
aşırı ısıtma, kızdırma (i) |
superheater |
kızdırıcı (i) |
superheated vapor region |
kızgın buhar alanı: Doymuş buhar çizgisinin sağ tarafı ve kritik sıcaklık çizgisinin üst tarafında bulunan tüm aşırı ısıtılmış durumlardır. (i) |
superheated vapor |
kızgın buhar: Yoğuşma sınırında olmayan buhara denir. Kızgın buhar basınç için doyma sıcaklığından daha yüksek sıcaklığa sahiptir. (i) |
superheated steam |
kızgın su buharı (i) |
Superheated Steam |
Kızgın istim, kızgın buhar. Su ile temasta olmayan bir ortamda doygun rutubet sıcaklığının üzerinde ve sabit basınçta bulunan buhar. (i) |
superheated steam |
kızgın buhar (i) |
superheated liquid |
aşırı ısıtılmış sıvı (i) |
superheated |
(adj) kızdırılmış (s) |
superimposition |
vektör verilerin görüntü üzerine taşınması (i) |
superimposition |
Üst üste konulma, üst üste gelme. (i) |
superintendence |
gözetim, denetim (i) |
supermicroscope |
Elektron mikroskopu. (i) |
supermedial |
Ortanın üzerinde bulunan. (s) |
supermarket |
süpermarket (i) |
superload |
sürşarj, ilave yük (i) |
superjacent |
kaplayan (s) |
superior quality |
en üstün kalite (i) |
superior |
üstün kaliteli (s) |
superior |
üst (s) |
superior |
yüksek, üstün (s) |
superior |
Üst, üst tarafında bulunan, yukarı, üstte. (s) |
superinvolution |
Aşırı gerileme. (i) |
superintendent |
yönetici (i) |
superintendent |
nezaretçi, denetici (i) |
superheated |
kızgın, aşırı ısıtılmış (s) |
superheat |
kızdırma (i) |
superfinishing |
süper yüzey işleme (i) |
supercharger drive rear bearing |
süperşarjör tahrik tertibatı arka yatağı (i) |
supercharger drive |
süperşarjör tahrik tertibatı (i) |
supercharger |
kompresör (i) |
supercharger |
üstün yükleyici, aşırı besleyici (i) |
supercharger |
süperşarj, fazla basınçlı hava verme cihazı (hava basıncının az olduğu yüksek rakımlarda silindirlere basınçlı havayı temin eden cihaz) (i) |
Supercharger |
Aşırı doldurucu, fazla doldurucu Direkt olarak motordan tahrik alan veya egzoz gazları ile tahrik olan türbin tarafından çalıştırılan, atmosfer basıncı üzerindeki bir basınçta içten yanmalı motor silindirlerine hava veya hava yakıt karışımını basan, aksi (i) |
supercharge |
aşırı şarj (i) |
supercharge |
süperşarj, motora fazla yakıt verme (i) |
superacid |
Kuvvetil asit, yoğun asit. (i) |
super saturation |
aşırı doyma (i) |
super maneuverability |
aşırı manevra yapabilir (s) |
super cruise |
sesüstü seyir (i) |
super cooling |
derin soğutma (i) |
Supercharging |
Fazla doldurma, aşırı doldurma (i) |
supercomputer |
süperbilgisayar (i) |
superconductivity |
üstüniletkenlik (i) |