Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
| TÜR ADI | SEMBOL |
| İSİM/AD | (i) |
| SIFAT | (s) |
| FİİL | (f) |
| ZARF | (z) |
| EDAT | (-e) |
| EK | ek |
| BAĞLAÇ | b |
| survey |
incelemek (f) |
| survey |
etüt, inceleme, araştırma, istikşaf (i) |
| surrounding |
çevre, (termodinamik) sistem dışında kalan bölge veya madde (i) |
| surrounding |
civar (i) |
| surrounding |
çevre, çevreleyen (s) |
| surrounding air |
hava, ortam (i) |
| surrounding liquid |
etrafını çeviren sıvı (i) |
| surroundings |
çevre (i) |
| surroundings work |
çevre işi: Sistemin çevreye karşı veya sistemin çevre üzerinde yaptığı iştir. (i) |
| surtax |
ek vergi (i) |
| surveillance |
gözleme, izleme (i) |
| surveillance |
gözetim (i) |
| surveillance |
denetleme (i) |
| survelliance |
denetleme (i) |
| survelliance |
nezaret (i) |
| surveying engineer |
harita mühendisi (i) |
| surveying instrument |
topograf aleti, arazi ölçü aleti (i) |
| suspect |
şüpheli, suspekt. (i) |
| suspend |
asmak (f) |
| suspend |
geçici olarak durdurmak (f) |
| suspend |
askıya almak (f) |
| suspended |
asılı (s) |
| suspended |
Askıda, muallata. (s) |
| suspended |
asılı (s) |
| suspended bridge |
asma köprü (i) |
| suspended ceiling |
asma tavan (i) |
| suspended landslide |
duraklamış heyelan (i) |
| suspended level |
asma düzeç (i) |
| suspended material |
asılı maddeler (i) |
| suspended particle |
asılı parça, askıda kalan ( ne yüzen, ne batan) (i) |
| suscitation |
Canlandırma, dürtme (i) |
| susceptible |
Hassas. (s) |
| surveyor |
eksper, uzman (i) |
| surveyor |
etütçü, haritacı (i) |
| surveyor |
sürveyan (i) |
| surveyor |
uzman (i) |
| surveyor |
eksper (i) |
| surveyor |
sürveyan (i) |
| surveyors level |
ölçü nivosu (i) |
| survivability |
kalımlılık (i) |
| survivable |
kalımlı (s) |
| Survival Shelter |
Emniyet barınağı, kazaya karşı barınak, hayatta kalmak için korunak, kazaya karşı siper. (i) |
| susceptance |
sanal geçiri (i) |
| susceptibility |
duyarlık, hassasiyet (i) |
| susceptible |
duyarlı, hassas (sıcaklıktaki değişmelere bağlı olarak kıvamlılığı değişikliğe uğramaya yatkın) (s) |
| suspended program |
askıdaki program (i) |
| swelling capacity |
şişme kapasitesi (i) |
| swept wing |
ok açılı kanat (i) |
| SWG |
Standart tel mastarı. (i) |
| swim |
yüzme (i) |