TEKNİK GÖREVLİLER BULUŞMASI ANKARA'DA YAPILDI

Bu dönem 2. si yapılan Teknik Görevliler Buluşması, yaşanan ortak sorunları görmek ve çözüm önerileri ortaya koymak, çalışma alanlarımızda üretilen bilgi birikimlerini ve deneyimleri paylaşmak, birbirini daha iyi anlayan, ortak dili konuşabilen ve dayanışma ruhunu geliştiren ortamların yaratılmasını sağlamak ve Oda çalışmalarını ileri noktalara taşıma amacıyla 13 Eylül 2008 tarihinde Ankara Dedeman Otelinde yapıldı.

• Oda çalışmalarının ve Örgütlülüğün Geliştirilmesi
• Teknik Görevlilerin Çalışma Koşulları ve Özlük Hakları
• Teknik Görevlilerin Mesleki Gelişimi
• Teknik Görevli Kimliği ve Mesleki Sorumluluklarımız

Gündemi ile 3 Forum Oturumu şeklinde 13 Eylül 2008 tarihinde Ankara Dedeman Otelinde yapıldı.
Etkinlik; Demokrasi mücadelesi ve oda çalışmalarında yitirmiş olduğumuz arkadaşlarımız ile yakın tarihte kaybettiğimiz Oda Çalışanımız Nermin SÜLEYMANOĞLU ve Trabzon Şube Müdürü Mustafa MACİT için yapılan saygı duruşu ile başladı

Ardından Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin KORAMAZ açılış konuşması yaptı.
Makina Mühendisleri Odası Sekreteri Ali Ekber ÇAKAR' ın Oda ve Teknik Görevlilere işlişkin yaptığı kısa sunumun ardından Divan seçimine geçildi.

Divan Seçimi için Önerge istendi ve 1 Önerge sunuldu, bu isimlerle Divan oluşturuldu. Divanda; Cenk LİŞESİVDİN (Oda Merkezi), Erhan İNAN (Eskişehir Şube), Cenk CİHANGİR (İstanbul Şube), Niyazi OĞUZ (İzmir Şube) yer aldı.
Divan Başkanı Cenk Lişesivdin bir teşekkür konuşması yaptı ve gündemi açıkladı. Daha sonra konuşmacılar sırayla söz aldı.

Sırasıyla söz alan 27 konuşmacı;
Serdar SÖNMEZ (Bursa Şube), Engin YAVAŞ (İzmir Şube), Özcan AVCI (İzmir Şube), Gültekin KESKİN (Kocaeli Şube), Erol DOĞAN (Bursa Şube), Hasan Yılmaz ÖZGER (İstanbul Şube), Emin UYSAL (Oda Merkezi), Serkan ÇİTELİ (İstanbul Şube), Devrim Cem ERTURAN (İzmir Şube), Sema KEBAN (İstanbul Şube), Hüseyin TATLIDİLLİLER (İzmir Şube), Tülin TOSUNOĞLU (Kocaeli Şube), Serdar Cem YALÇIN (İstanbul Şube), Mehmet TARHAN (Diyarbakır Şube), Gülderen YAVUZBAŞ (İstanbul Şube), Selçuk TÜRE (Bursa Şube), Selçuk KARSTARLI (Kocaeli Şube), Kerem YELEKÇİ (Gaziantep Şube), İzzet SEFERBEYOĞLU (ANKARA Şube), Barış ATAÇ (İstanbul Şube), Burcu ÖZMEN (Bursa Şube), İbrahim KÜÇÜKAÇIL (Eskişehir Şube), Kerem YELEKÇİ (Gaziantep Şube), Erol DOĞAN (Bursa Şube), Mahir Ulaş AKCAN (Oda Merkezi), Sema KEBAN (İstanbul Şube), Devrim Cem ERTURAN (İzmir Şube).
 

Gündemi oluşturan konulara ilişkin görüş ve önerilerini sundular.
Makina Mühendisleri Odası Sekreteri Ali Ekber ÇAKAR' ın saat: 17.00' da yaptığı kapanış konuşması ve kapanış kokteyli ile etkinliğimiz sona erdi.

Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Emin KORAMAZ‘ın Açılış Konuşması

 Sevgili Arkadaşlar,
42. Dönem Çalışma Programı çerçevesinde düzenlediğimiz "Teknik Görevliler Buluşması"na hoş geldiniz. 
Sorunlarımızı, hedeflerimizi, özlemlerimizi konuşmak için geldiniz.  Odamızın demokratik ve katılımcı yönetim ilkesi çerçevesinde birliğimizi pekiştirmek için geldiniz. Hepinizi Oda Yönetim Kurulumuz adına saygı ve sevgiyle selamlıyorum.

Sevgili Arkadaşlar, 
Bildiğiniz gibi Makina Mühendisleri Odası olarak genelde iki ana başlıkta toplanabilecek çok yönlü çalışmalar yürütüyoruz.  Bunlardan birincisi mesleğin ve meslektaşın korunması ve geliştirilmesine yönelik yürüttüğümüz faaliyetlerdir. İkincisi ise mesleki bilgi birikimimizin ve örgütsel gücümüzün ülkemizin kalkınması ve halkımızın yararına sunulması doğrultusunda yapılan çalışmalardır.
Bu ikili amaca yönelik olarak üyelerimizin sicil kayıtlarını tutuyoruz. Mesleğimiz ile ilgili hizmetlerin, uzmanlaşmış üyelerimizce hayata geçirilmesini sağlamaya çalışıyoruz. Üyelerimizi uzmanlık alanlarımıza göre eğitiyor ve belgelendiriyoruz. Meslek içi eğitimlerle, yayınlarımızla, düzenlediğimiz seminer, kongre sempozyum ve benzeri etkinliklerle bilimsel ve teknolojik gelişmeleri üyelerimize aktarıyoruz.

Meslek uygulama alanlarımızla ilgili teknik mevzuatların hazırlanma süreçlerinde yer alıyoruz.   Mesleki hizmetlerin, bilime, tekniğe, meslek ahlakına uygun olarak halkımızın ve ülkemizin yararına verilmesinin sağlanması için mesleki denetim faaliyetlerinde bulunuyoruz. 
Mesleki sorumluluk alanlarımıza giren tüm konularda ülke politikalarının doğru yönde; bilime, tekniğe uygun olarak gelişmesi için çaba sarf ediyoruz. Bu amaçla her dönem onlarca etkinlik düzenliyoruz. 
Meslek alanlarımızla ilgili olarak, halkımıza ve sanayiye bilimsel ve teknik hizmetler sunuyoruz. Meslek alanlarımızla ilgili sadece üyelerimizi değil, ara teknik elemanları da eğitiyor ve belgelendiriyor ülke sanayisinin sağlıklı bir şekilde gelişmesi için çaba sarf ediyoruz.
Mühendislerin ve mesleğimizin sorunları ülkemizin ve halkımızın sorunlarından bağımsız değildir yönündeki temel ilkemiz ışığında demokrasi mücadelesinde de aktif görevler üstleniyoruz. 

Ülke sanayisinin bitirilerek ranta dayalı ekonomik politikaların yaşama geçirilmesine, ülke kaynaklarının talan edilmesine, sosyal devletin tasfiye edilmesine, meslek alanlarımızı da saran işsizliğe, gelir bölüşümündeki adaletsizliğe, meslek uygulama alanlarımızın daraltılmasına, anti-demokratik uygulamalara, kısacası halkımız ve ülkemiz aleyhine karşı şekillenen tüm politikalara karşı bu ülkenin aydınlık güçleriyle birlikte emekçi halkımızın yanında saf tutuyoruz.

Sevgili Arkadaşlar,
Odamız kapsadığı meslek disiplinlerinin genişliği, yürüttüğü faaliyetler ve örgütlülüğünün eriştiği düzey açısından TMMOB'nin en aktif odalarının başında gelmektedir. Düzenlediğimiz kongre, kurultay ve sempozyumlar, panel ve söyleşiler, hazırladığımız raporlar, meslek alanlarımızın muhataplarına ve bilimsel çalışmalara kaynaklık etmekte, ilgili sektörleri aydınlatmakta ve uyarmaktadır. 
İçinde yer aldığımız platformlara taşıdığımız güç o platformları güçlendirmekte ve beslemektedir. 
Bu faaliyetlerin mevcut durumunun memnuniyet verici olması bizleri rehavete düşürmemelidir. Aksine, ülkemizin ekonomik, sosyal, siyasal koşulları göz önüne alındığında, bu faaliyetleri büyütmek,  genişletmek ilişki ve sorumluluk ağımızı ülkemizin her yerinde daha fazla yaygınlaştırmak gibi bir misyon üstlenmeliyiz.
Sizler bu faaliyetlerin planlanmasında, yaşama geçirilmesinde ve yönlendirilmesinde birinci halkada yer alıyorsunuz.  Bütün bu işlerden oluşan Odamızın mutfağında çalışırken, aynı zamanda Odamızın kamuoyu ve üyelerimizin gözünde görünen yüzüsünüz. 
Bugün burada 4 gündem maddesi etrafında bir tartışma ve paylaşım yürüteceksiniz. Oda çalışmalarının ve örgütlülüğünün geliştirilmesi, Teknik Görevlilerin çalışma koşulları ve özlük hakları, mesleki gelişimleri, Teknik Görevli kimliği ve mesleki sorumluluklar üzerinde yoğunlaşacaksınız. 
Ben sizlerin söz sıranızı kapmak durumunda değilim. Ancak görüşlerimi biraz rahat bir şekilde sizlerle paylaşmak istiyorum. Yine bir Oda Başkanı sıfatıyla değil, esasen dostça, arkadaşça, bir mühendis arkadaşınız olarak teknik görevlilerden beklentilerimizi de vurgulamak istiyorum. 

Sevgili Arkadaşlar,
Bildiğiniz gibi Yönetim Kurullarımız profesyonel organlar değildir. Biz bu gönüllü katılımcı modelden gurur duyuyoruz. Yönetim Kurulları esasen işleri planlamak ve organize etmenin deyim yerindeyse çatısı, planlanan görevleri yapmanın yönetsel ve yürütmeye ilişkin seçilmiş organlardır.
Teknik görevlilerimiz ise planlama ve planlanan işleri yapmanın eli, kolu, ayağı, her şeyidir ve aynı zamanda bu Odanın üyesi ve sahibidir. 
Bundan dolayıdır ki Odamız mevzuatı ve Oda çalışma ilkelerimiz uyarınca karar alma süreçlerinde teknik görevlilerimizin katılım ve söz hakkı bulunmaktadır.
Odamız, kendi örgütsel düzeneği içinde üyeleri, yöneticileri, teknik görevlilerinin içinde olduğu tartışma süreçlerinden sonra karar almaya her şeyden çok önem vermektedir. Bunun ihlali, kim nerede yaparsa yapsın, yanlıştır. 
Çünkü tüm muhataplarının katılımı ile kendini doğru ve gerekli bir tarzda irdeleyemeyen, gelişkin ve eksik yanlarını tespit edemeyen, gerektiğinde kendini sarsamayan bir yapı asla sağlıklı bir şekilde çalışamaz. 
Bu nedenle sizlerden beklentimiz, tüm tartışma süreçlerine aktif katılım sağlamanız, eleştiri, görüş ve önerilerinizi açık yüreklilikle dile getirmeniz, bu toplantıların dinleyeni değil öznesi ve yönlendiricisi olmanızdır.
Diğer yandan sizlerin mesleki olarak sürekli kendinizi geliştirmeniz ve bu yolla Odamızın niteliksel zenginliğini artıran bir konuma erişmeniz kaçınılmaz bir sorumluluktur. 
Bu buluşmada, bunun yöntemlerinin geliştirilmesi ve bu geliştirme sürecinin planlanmasına dair konuların da konuşulacağını umuyorum. 

Değerli Arkadaşlar, 
Teknik görevlilerimizin, kimlik ve mesleki sorumluklarına dair söylenmesi gerekenlere ilişkin dilek ve temennilerimi ise iki başlıkta toparlayabilirim. 
Bizim anladığımız ve tarif ettiğimiz teknik görevli kimliği, Odamızın görev ve sorumluluk alanlarındaki tarif ve tanımlarla eşgüdümlü ve tutarlı olmalıdır. 
Bu bağlamda teknik görevli arkadaşlarımızın kimliklerini, meslek ve meslektaşların sorunlarının yanı sıra meslek alanlarımızdan hareketle ülkemizin ekonomik, siyasal, toplumsal iklim ve ihtiyaçlarıyla ilgili sorunları dert edinen bir yerden kurmaları gerektiğine inanıyorum. Bu kimlik, "meslek odaları sadece meslekle ilgilenmeli, halkın, toplumun, ülkenin sorunlarıyla fazla ilgilenmemeli" anlayışına set oluşturmalıdır. 
Kısacası, yalnızca teknik görevlilerimiz için değil, meslek alanlarımızdan hareketle ülkemiz ve halkımızın çıkarlarını temel alan son derece özgün bir siyaset, Oda siyaseti yaklaşımı bizim özgün kimliğimizdir diye düşünüyorum. 
Odamız söz konusu her iki alanda çalışmalarını başarıyla sürdüren bir tutum ve geleneğe sahiptir. Bu geleneğe sahip çıkılması, teknik görevli arkadaşlarımızın kimliklerinin de bir parçası olarak düşünülmelidir. 

Değerli Meslektaşlarım, 
Bunun dışında yöneten-yönetilen ikiliklerine dayalı bir "teknik görevli kimliği" ve "temsiliyet" aranışı söz konusu olursa, bu aranışla bizim herhangi bir işimizin olamayacağını belirtmek isterim. Zira bir teknik görevli, her şeyden önce mühendistir ve bu örgütün üyesidir. Bu örgütün seçme, seçilme, yürütme, yönetme, eleştirme haklarına sahip bir öznesidir. 
Özellikle genç teknik görevlilerimiz kendilerini bir teknik çalışan ahlakıyla donatma yanı sıra bu örgütün bugünkü ve yaşla ilgili söylemiyorum yarınki sahibi, öznesi olarak da görmelidir. 
Açıkça söyleyeyim, eğer çalıştığı Odayı sahipleniyorsa, Odanın mesleki ve sosyal etkinliklerine duyarlı ise, çalıştığı yerin duyarlılıklarının en azından bir kısmını bile bizlerle paylaşıyorsa, özel sektör veya kamudaki yöneten-yönetilen ikiliği bizde diğer çalışanlarımız açısından da söz konusu olamaz. 
Bizde yönetme, yürütmeye yönelik seçilmişlik ile bir anlam kazanır, personel yönetme ile değil. 
Büro çalışanlarının çalışma koşulları Odamızın genel ilke ve duyarlılıkları ve toplu sözleşmelerde belirlenir. Teknik görevlilerimizin çalışma koşulları ise, hepimizin eşit olarak katıldığımız genel kurullarda belirlenir. Bu nedenle teknik görevliler ile yönetim kurulları arası ilişki, herhangi bir yöneten-yönetilen ilişkisi olarak kurgulanamaz. 
Yönetim Kurullarımızın yönetme-yürütmeye ilişkin yetkileri de bildiğimiz gibi genel kurullarımızca verilmektedir. 

Sevgili Meslektaşlarım, 
Bir konuda hepimize ciddi bir uyarıda bulunmak istiyorum. Bu konu, bir üyenin örgütüne "yabancılaşma"sıdır. Toplantı gündemimiz bağlamında da bir teknik görevlinin içinde yer aldığı örgütüne, yönetmelik ve genelgelerine, örgütün etkinlikleri, yayınları ve giderek organları ile yaptığı çalışmaya yabancılaşmasıdır. 
Bu bir olasılık olarak veya tekil örneklerle her zaman gündemimizdeki bir konudur. Bu nedenle etkin üye ve özne olmanın önemine bir kez daha işaret etmek istiyorum. 

Bir iş ya da görevi bilerek, bilinçlice, okuyarak, bilimsel ve teknik donanımla ve benimseyip, sahiplenerek, katılımcı bir anlayış ve ruhla yapmak bunun panzehiridir. Özne olmak bizim özelimizde özetle budur. 
Özne olmanın bir diğer boyutu da, Odamızın temel çerçeve ve belirlenimleri ile olanak ve gereksinimleri doğrultusunda üye–yönetici sorumluluklarının birbirlerine sıkı sıkıya bağlı bir şekilde düşünülmesidir. 
Bu yöntem eşliğinde bir üye veya bir teknik görevli, bir Şube yönetim kurulu üyesi hatta bir genel merkez yöneticisi gibi düşünebilmelidir. Yönetim kurulları da sorumlu üyeler gibi düşünerek karar süreçlerini işletmelidir. 
Örneğin özlük hakları ve ücretler alanında da aynı yaklaşımı gözetmek durumundayız
Dikkat ederseniz zaman zaman kurumsallaşmadan ve ulaştığımız gelir düzeyinden ve bu alandaki yönelimlerimizden söz ediyoruz. Ama Odamızın başlıca gelir getirici işlerinde dışsal etkenlerle önemli gerilemeler yaşanması durumunda bu kurumsallaşmanın nasıl gerileyebileceği veya etkilenebileceği konusu, yalnızca yönetim kurullarının sorumluluğunda düşünülebilecek bir husus değildir. 
Örgüt gelirlerinin son derece politikleşmiş kamu kurum ve kuruluşları ile yasa ve yönetmelikler gibi kaygan bir zemine dayalı dışsal etkenlere bağlı oluşu gibi süreç ve faktörleri hep birlikte gözetmek durumundayız. 
Oda saymanlığı yaptığım 1994 yılında 37 teknik görevlimiz,  2003'teki ilk teknik görevliler toplantısı zamanında 95 teknik görevlimiz vardı. Bugün ise teknik görevli sayımız tam 315 kişiye ulaşmıştır. Toplamda ise 553 çalışanımız bulunmaktadır. 
Açık konuşayım bütün bu insanların ücret, sosyal hak ve tazminatlarını gününde ödeyebilmek, iş güvencesini sağlamak birincil önceliğimizdir ve ciddi bir sorumluluktur ve burada maceracılığa yer yoktur.  
Ama şunu da belirteyim. Tıpkı geçen çalışma döneminde olduğu gibi Oda olanaklarının elverdiği ölçüde kaynaklarımızı tüm Oda çalışanlarının yaşam kalitelerinin yükseltilmesi çerçevesinde seferber edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. İnsanca yaşamı sağlayacak bir ücret. Eşit işe eşit ücret: Biz bundan geri durmayız. Bu bizim toplumcu kimliğimizin bir gereğidir. Bu, bizim bütün insanlarımız, ülkemiz ve bütün insanlık için ulaşmak istediğimiz bir hedeftir. Çabamız bu yöndedir. Bundan kuşku duyulmasın. 

Değerli Arkadaşlarım, 
Bazı teknik görevli arkadaşların Odada çalışırken mühendislik mesleğini gerçekleştiremediklerine dair haklı kaygıları olduğunu biliyorum. Bu konuda da gerçekçi olmalıyız. Odamız mühendisliğin gerektirdiği bazı ölçüm, kontrol ve denetimleri yapmakla birlikte esasen mühendislik mesleğini icra etmemekte, daha önce tek tek değindiğim üzere mühendislik uygulamalarını denetleme ve düzenlemede rol oynamaktadır. Bununda ötesinde meslek alanlarımızı korumak ve genişletmek mücadelesini vermektedir. Bu nedenle Odamızda bir süre çalışıp ayrılan arkadaşları hep anlayışla karşılamışızdır. 

Ancak teknik görevli arkadaşlarımızın mesleki gelişimlerini sağlamak gibi ciddi bir görevimizin bulunduğunu belirtmeliyim. Bunun nasıl olması gerektiği konusunda öneri ve akıl yürütmelere gereksinimimiz bulunmaktadır. Diğer yandan teknik görevli eğitimlerinin yetersizliği ve mutlaka geliştirilmesi gerektiği çok açıktır. Gerek bu konu gerekse mesleki denetim ve teknik ölçümler ve diğer Oda çalışmalarına ilişkin derli toplu önerilerinize Odamızın bu platformda ihtiyacı vardır.

Sevgili Arkadaşlar, 
2003 yılında gerçekleştirdiğimiz ilk teknik görevliler buluşmasında 40'tan fazla konu görüşülmüş ve talepler oluşturulmuştu. Bu konularla ilgili oluşturulan tavsiyeler ışığında Oda faaliyetlerimizi şekillendirmeye gayret etmiş, birçoğunda önemli mesafeler de kat etmiştik. Toplantıda yapılan konuşmaları bir kitap olarak da yayınlamıştık. 
Teknik Görevliler Buluşmasının ikincisini geçen dönem çalışma programımıza koymuş ancak gerçekleştirememiştik. Bunun iki nedeni vardı.

Şubelerimizden, Oda merkezince belirlenen toplantı tarihinde yapılacak olan KPSS sınavlarına girecek teknik görevliler bulunduğu yönünde bilgi gelince toplantıyı ertelemek durumunda kaldık. 
İkinci neden ise, o tarihten sonra, geçen dönem sayısı 25 olan kongre, kurultay, sempozyum ve diğer etkinlikler ile Genel Kurullar sürecinden dolayı bu tür Oda içi etkinliklere zaman kalmaması idi. 
Bundan dolayı bu toplantıyı bu dönemki bütün merkezi etkinliklerimizin öncesine koyarak yeni döneme daha net ve bütünlüklü bir şekilde girmeyi amaçladık.
Bu toplantı her şeyden önce bir eleştiri–özeleştiri forumu da olmalıdır. Bu çerçevede yalnızca teknik görevlilerin sorunlarına ilişkin değil Oda bütününe yönelik eleştiri görüş ve önerilerinizi de bekliyoruz.  Gelişkin yanlarımızın yanı sıra eksiklerimiz ve sorunlarımızı da tüm açıklığıyla dile getirmenizi istiyoruz.
Odamızın bütün çalışma ve etkinliklerinin eli kolu olan sizlerin farklı bölgelerde edindiğiniz bilgi ve deneyimler Oda çalışmalarını da geliştirecektir.
Hepinize teşekkür ediyor, hepinizi sevgiyle kucaklıyorum.