SABAHATTİN ALİ ANMA ETKİNLİKLERİ YAPILDI

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.

12 Nisan 2007 Perşembe günü, Odamız Ankara Şubesi tarafından Edebiyatçı Sabahattin Ali‘nin doğumunun 100. yılı nedeniyle anma etkinliği düzenlendi.

Açılış konuşmalarını MMO Ankara Şube Yönetim Kurulu Başkan Vekili Atila ÇINAR ve MMO Yönetim Kurulu Başkanı Emin KORAMAZ yaptı. Oda Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz‘ın yaptığı konuşmadan sonra etkinlikte, Oğuz Türkyılmaz‘ın oturum başkanı olarak katıldığı söyleşiye Yazar Alper AKÇAM ve şair Özgen ŞEÇKİN katıldı. Etkinliğin müzik dinletisi bölümünde ise Kenan ŞAHBUDAK ve MMO Ankara Şube Halk Müziği Topluluğu sahne aldı.

Oda Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz‘ın konuşması:

Değerli Katılımcılar,

Edebiyatçı Sabahattin Ali‘nin doğumunun 100. yılı nedeniyle yapılan etkinliklerden birini de Ankara Şubemiz düzenliyor. Toplumsal belleğin zayıf olduğu ülkemizde Sabahattin Ali‘nin unutulmaması, unutturulmaması önemlidir, bu nedenle Şubemizi kutluyorum.

Değerli Katılımcılar,

Sabahattin Ali genç kuşaklarda genellikle "Aldırma Gönül" diye bilinen Hapishane Şarkıları‘nın beşincisi olan şiiri veya bizim kuşağımızda şiirleri yanı sıra "Kuyucaklı Yusuf" ve diğer romanları ile tanınır. Oysa Sabahattin Ali‘nin, bu çok güzel eserlerini de içeren ve aşan bir yaşamı vardır.

Daha da ötesi Sabahattin Ali, Cumhuriyetin, ilk 25 yılının durumunu, gelişme çizgilerini, gerilimlerini, salınımlarını ve soğuk savaş yıllarının Türkiye‘sinin başlangıcını kendi yaşamında ve yaşamının sona ermesinde yaşar.

Sabahattin Ali henüz 24 yaşında, genç bir öğretmenken 1931 yılında "bölücü propaganda" yaptığı ihbarı üzerine üç ay tutuklu kalır ve kovuşturma sonunda aklanır.

Konya‘da bir arkadaş toplantısında dönemin yöneticilerini yeren bir şiir okuduğu iddiasıyla 1932‘de tutuklanır. Konya ve Sinop cezaevlerinde o ünlü hapishane şiirlerini yazar.

Cezaevinden çıktıktan sonra da yazılarından dolayı çeşitli kovuşturmalara uğrayan, kısa süreli hapis yatan, çıktıktan sonra işsiz kalıp nakliyecilik yapan Sabahattin Ali nefes alamaz duruma gelince yurt dışına çıkmaya karar verir ancak pasaport alamaz. 1 Nisan 1948‘de yurt dışına çıkmak için anlaştığı ve kendisine kılavuzluk yapan Ali Ertekin tarafından, Bulgaristan sınırı yakınlarında bir ormanda öldürüldüğü söylenir. Cesedi öldürülüşünden 2,5 buçuk ay sonra bulunmuştu. Dava 5 yıl sürer. Katil Ali Ertekin başlangıçta konuşmak istemez ve işi şova dönüştürür. her şeyi tıpkı bugün Hırant Dink‘i katledenler gibi vatan için yaptığını söyler. 4 yıl ceza alır.. Afla 2 yıl sonra tahliye olur.

Ama bugün hala Sabahattin Ali‘nin, Emniyetteki sorgulamada işkenceden dayaktan mı öldürüldüğü yoksa Bulgaristan sınırına ulaşmaya çalışırken mi vurulduğu bile belli değildir.

Sabahattin Ali biz‘den biridir, o biz‘dir, bizizdir. O bizim dramımızdır. O bizim aydınımızdır. O bir sosyalisttir, o bir devrimcidir. Onun anısı ve mücadelesi, yüreği bu ülke ve dünya insanlarının mutluluğu için atan tüm kesimlerin çalışmalarında yaşayacaktır.

O 41 yaşında öldürülmüştü, onun yaşında öldürülenlerimiz de oldu, çok daha genç yaşlarda öldürülenlerimiz de.

Ama ne diyordu, ne diyorduk? "Başın Öne Eğilmesin". Eşit, özgür, sömürüsüz, darbesiz, cuntasız, şeriatsız bir Türkiye ve dünya mutlaka kurulacaktır.

Evet arkadaşlar, başımız öne eğilmesin.