GELİŞMİŞLİK FARKINI ARTTIRIR.

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Denizli Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

16 Ekim 2009

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Denizli İl Koordinasyon Kurulu tarafından Mühendislik ve Mimarlık Haftası etkinlikleri kapsamında Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonu'nda "Kamu Yönetimi Reformu: Bölge Kalkınma Ajansları" konulu bir panel düzenlendi. Panelde kalkınma ajansları nedeniyle bölgesel gelişmişlik farkının artacağı belirtilerek toplumsal dayanışma ve ulusal birliğimizi kaybetme tehlikesine vurgu yapıldı.

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler, Yrd. Doç. Dr. Koray Karasu, Yrd. Doç. Dr. Faruk Ataay, TODAİE'den Dr. Argun Akdoğan ve Doç. Dr. Menaf Turan'ın konuşmacı olarak katıldığı paneli Ziraat Mühendisleri Odası Denizli Şubesi Başkanı İbrahim Gür yönetti.

 

Panele katılan konuşmacılar bölge kalkınma ajansları ile Türkiye'de Kamu Yönetimin yeniden şekillendiğini belirterek AB'nin şart koştuğu Bölge Kalkınma Ajanslarının bölgeler arasında gelişmişlik farkını ortadan kaldırmayacağını söylediler. Bölgesel Kalkınma Ajansların kuruluş süreci, hukuki yapısı ve İngiltere ile Avrupa Birliği örneklerinin de verildiği panelde ajanslar sayesinde AB'den gelecek paranın 2008 yılında Milli Eğitim Bakanlığı harcamasının yüzde 2.5'i olduğu belirtilerek bu projenin Türkiye'yi kalkındırmayacağına vurgu yapıldı. Kalkınma ajansları sayesinde bölgesel gelişmişlik farkının artacağı da savunulan panelde toplumsal dayanışma ve ulusal birliğimizi kaybetme tehlikesine vurgu yapıldı.

 

FASON ÜRETİMİN SÜSLÜ HALİ

Panelde ilk sözü alan Yrd. Doç. Dr. Faruk Atay kalkınma ajanslarının kuruluş süreci ile ilgili bilgi vererek; "Türkiye'de işsizlik oranı çok yüksek ve ülkemiz kurulduğundan günümüze kadar bir kalkınma özlemimiz var. Bu ajanslar AB'den para alacağız diye meşrulaştırılıyor. Bu ajansların kurulmasını temelinde küreselleşme ideolojisi var. Kobilere dayalı bu sistem, fason üretimin süslü ve albenili bir şekilde sunulmasından başka bir şey değildir."dedi.

 

KUŞ MU DEVE Mİ ?

Doç. Dr. Menaf Turan ise bölge kalkınma ajanslarının örgütsel yapısı ile ilgili bilgi verdi. Ajansların tüzel kişiliğe sahip özel hukuka göre çalışacağının ifade edildiğini belirten Turan; "Bu durum bir tartışma konusu. Anayasa mahkemesi ajansları kamu kurumu olarak nitelendirdi. Ancak bu karar Anayasa mahkemesi'nde 6'ya 5 oyla alındı. Bu tartışmaların oralarda da yaşandığını gösteriyor bu durum. Yani bu ajansların hukuksal yapısı kuş mu deve mi tartışmalarına benziyor" dedi.

 

ÖNCE YEREL YÖNETİMLER KARŞI ÇIKTI

Yrd. Doç. Dr. Koray Karasu'da panelde yaptığı konuşmada bölge kalkınma ajanslarının Avrupa Birliği tarafından dayatıldığına dikkat çekerek İngiltere'de yaşananları anlattı.İngiltere ve Türkiye'de bölge kalkınma ajanslarının yapılarının aynı olduğunu ifade eden Karasu; "  Tüm AB ülkelerinde bölge kalkın ajansları aynı anda kuruldu. Bu durum nasıl bir toplumsal gereklilik sorusunu sormamıza neden oluyor. İngiltere'de bu ajanslar kurulurken özellikle belediyeler birçok yetkilerinin ellerinden alındığı gerekçesi ile karşı çıktı. Bu ajanslar İngiltere'de bölgesel  farklılıkları ortadan kaldırmadığı gibi aksine derinleştirdi. Bugün İngiltere kalkınma ajanslarının yerine  kent kalkınma şirketi ve kent kalkınma ajanslarının kurulmasını tartışıyor" şeklinde konuştu.

 

AYRILIKÇI TALEPLER ARTIYOR

Ajansların AB ülkelerinde ki etkilerini anlatan  Dr. Argun Akdoğan ise birlik ülkeleri arasında gelir dağılımı eşitsizliklerine çarpıcı örnekler verdi. Lüksemburg ile Bulgaristan arasında gelir farkının 110 kat olduğunu ifade eden Akdoğan; "AB'de 254 bölge var. Ama  görünene o ki bu bölgeler asla birbiri ile yakınlaşmıyor. Bunun nedeni de AB'de sermaye yoksul bölgeler gitmiyor ve gelişmiş olan yerlerde yoğunlaşıyor. Bu ülkeler kalkınmıyor değil, ama aktarılan bunca paraya rağmen eşitsizlikler azalmadığı için İtalya'da, İspanya'da olduğu gibi ayrılıkçı talepler artıyor" dedi.

 

AB'DE ETNİK MİLLİYETÇİLİĞİ  AZDIRDI

Prof. Dr. Birgül Ayman Güler'de panelde yaptığı konuşmada bölge kalkınma ajanslarını AB'nin 2002 yılında Türkiye'ye şart koştuğunu belirterek; " 2006 yılında yasası çıktı, 2009 yılında uygulamaya geçildi. Bu süreçte AKP iktidarının baskı ve susturmasının yanı sıra bu ajanslara karşı çıkması gereken kimi çevrelerde acaba bizlerde bir şey elde edebilir miyiz diye sustu. AB bu iş için bize 2008 yılında Milli Eğitim Bakanlığı harcamalarının yüzde 2.5, Bütçemizin binde 8'i kadar para veriyor. Bu yardımların hangi projelere verileceği ise Brüksel'de belirlenmiş. Siz isteğiniz proje ile yardım alacağınızı sanıyorsanız yanılıyorsunuz.  5 proje dalında veriyorlar, istedikleri projelere veriyorlar. Bu çok tehlikeli bir durum. Bu ajans bizi kalkındırmaz. Bu ajanslarla birlikte bizim kobilerimiz AB ve ABD'nin büyük işletmelerinin taşeronu olacaktır. Bu proje ABD ve AB'yi kalkındırır. Bu model bölgeyi küresel olana bağlamak modelidir. Bölgesel rekabet diye bize anlatılan masal ise aslında büyük şirketlerin rekabeti. Çünkü büyük şirketlerin taşeronu olarak, ihtiyaçlarını istedikleri fiyata ve istedikleri kadar üretmemizi isteyecekler. Bu ajanslar sayesinde bölgesel farklar azalmayacak artacaktır. Bölgesel gelişmişlik farklarını artması durumunda; bugün yaşadıklarımızı da göz önünde tuttuğumuzda, Türkiye'de ne olacağını hiç düşündünüz mü? Toplumsal dayanışmamızı ve ulusal birliğimizi kaybedeceğiz. Bölge kalkınma ajansları Avrupa'da etnik milliyetçiliği azdırıyor. Bu sistemde halk yok, yüzde 30 kamu yüzde 70 sermaye var. Bu bölgesel işadamlarının aklını küresel sermayeye bağlayan bir modeldir. Küresel bir planlamanın parçası olarak kalkınmamız asla mümkün değildir" dedi.