Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
TÜR ADI | SEMBOL |
İSİM/AD | (i) |
SIFAT | (s) |
FİİL | (f) |
ZARF | (z) |
EDAT | (-e) |
EK | ek |
BAĞLAÇ | b |
terrain, rugged |
bkz. rugged terrain (i) |
ternate |
üçten oluşan (s) |
ternary operation |
üçlü işlem (i) |
termination for convenience |
alıcının isteği ile yürürlükten kaldırma (i) |
termination for insolvency |
iflas nedeniyle yürürlükten kaldırma (i) |
terminator |
sonlandırıcı (i) |
Terminology |
Terimler, tabirler, terminoloji, tabir tekniği, hususi tabir (i) |
terminology |
terimler bilgisi (i) |
terminology |
terminoloji (i) |
terminus |
Sınır, son. (i) |
termionic tube |
elektron tübü (i) |
termophile bacteria |
bakteri/ termofil (i) |
terms and conditions |
şartname (i) |
ternary |
üçlü (s) |
ternary |
üç parçalı (s) |
ternary code |
üçlü kod (i) |
terraine |
arazi (i) |
terramycin |
Oksitetrasiklinin ticari adı, teramisin. (i) |
tertian |
gün aşırı tutan nöbet, tertius. (i) |
tertian |
Üç günde bir veya gün aşırı gelen (olan) (s) |
tertiary |
Üçüncü (gelen). (s) |
tertiary |
1. üçüncü, üçüncü derece, üçüncü devre 2. tersiyer (senozoyik çağının birinci dönemi ve bu dönemde çökelen jeolojik birimlerin genel adı) (s) |
tertiary treatment |
üçüncül arıtma (ikincil işlemlerden sonra gelen atık suyu arıtma işlemi) (i) |
tertiary triangulation |
üçüncü derece nirengi (i) |
Tertile Processing |
Dokuma işlemi, tekstil. (i) |
tertipara |
Üç doğum yapmış kadın. (i) |
tessellated |
Küçük karelerle işaretlenmiş olan. (s) |
test |
deneme(k), test etme(k), deney (i) |
test |
sınav yapmak (f) |
test |
test yapmak (f) |
test |
(a) Deney,, tecrübe, test. (b) Maden tasfiyesinde kullanılan pota. (c) Tahlil için kullanılan ecza. (i) |
terror |
Korku krizi, şiddetli korku, dehşet, pavor. (i) |
territory |
belli sınırlar içindeki bölge, yöre (i) |
terrazzo |
mozaik (i) |
terrazzo floor |
çimento mozaikli döşeme (i) |
terrazzo tile |
karo mozaik (i) |
terrestrial |
yerüstü (s) |
terrestrial |
yer, yersel (i) |
terrestrial communication |
yerüstü iletişim (i) |
terrestrial coordinates |
yersel koordinatlar (i) |
terrestrial heat flow |
jeotermal enerji (i) |
terrestrial interference |
yerüstü karışması (i) |
terrestrial photogrammetry |
yersel fotogrametri (arazi üzerinde konumları belirli olan noktalardan çekilen resimlerle yapılan fotogra-metrik çalışmalar) (i) |
terrestrial photograph |
yersel resim (i) |
terrestrial survey |
yersel ölçme (i) |
territorial sea |
hükümranlık suları (i) |
test |
deney, test, tecrübe, muayene, kontrol (i) |
tent |
çadır (i) |
term |
şart (i) |
term |
terim (i) |