Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
TÜR ADI | SEMBOL |
İSİM/AD | (i) |
SIFAT | (s) |
FİİL | (f) |
ZARF | (z) |
EDAT | (-e) |
EK | ek |
BAĞLAÇ | b |
Trailing Edge |
Türbin kanadı, uskur, pervanenin hava veya su ile temasa gelen enson kenarı, arka kenar (i) |
trailing edge angle |
firar kenarı açısı (i) |
trailing edge of a pulse |
darbenin art kenarı (i) |
trailing edge stall |
firar kenarı tutunma kaybı (i) |
trailing edge thickness |
taşıyıcı kenar kuvveti (i) |
trailing edge thickness |
bitiş kenarı kalınlığı (i) |
Trailing Lengths |
Tam olarak birleşmiş bir lokomotifin son tekerleklere kadar uzanan birleşik çubukları, kolları. (i) |
Trailing Points |
Bakınız Points. (i) |
Trailing Spıings |
Lokomotif arka tekerlerinin dingil kutusunu taşıyan yaylar. (i) |
trailing vortex |
firar girdabı, kaçma girdabı (i) |
Trailing wheels |
Lokomotiflerin en arkadaki tekerlekleri (i) |
Trailing Axle |
Lokomotifin en arkadaki aksı (i) |
trailing |
en arka (s) |
trail |
sürüklemek (f) |
Trail |
Döndürülmüş tekerleğin yer ile temas noktası ile onun arkasındaki döner mil aks hattının yer ile kesiştiği nokta arasındaki uzaklık. (i) |
Trail |
yedekte gitmek, sürüklemek, çekilmek (f) |
trail |
izlemek (f) |
trail and error |
deneme-yanılma (i) |
trail hole |
deneme deliği (i) |
trailer |
artbilgi (i) |
trailer |
treyler (bir çekici askısına bağlı olarak çekilen araba) (i) |
trailer |
karavan (i) |
trailer |
römork (i) |
trailer axle |
sadece yük taksimi için kullanılan ve direksiyon veya tahrikle ilgisi bulunmayan serbest aks, dingil (i) |
trailer label |
artetiket (i) |
trailer plug |
römork fişi (i) |
Train |
(a) Bir kaç dişli çarkın oluşturduğu mekanizma. Dişli çark dizileri (b) Makinelerde eş çalışan. beraber çalışan dişli çarklar veya uzuvlar (c) Tren. (d) Çalıştırmak, yetiştirmek (i) |
train |
yetiştirmek (f) |
training |
eğitim (i) |
training data |
eğitme verileri (i) |
training idler |
kılavuz makara (i) |
training kit |
eğitim seti (i) |
training package |
eğitim paketi (i) |
training pattern set |
eğitici örüntü kümesi (i) |
training period |
eğitim dönemi (i) |
training period |
staj (i) |
training program |
eğitim programı (i) |
training program |
eğitim programı (i) |
training sequence |
eğitici dizi (i) |
training unit |
eğitim birimi (i) |
training/ apprentice |
eğitimi/ çıraklık (i) |
training |
Eğitme, alıştırma. (i) |
training |
kurs, staj, eğitim (i) |
train |
dişli çark dizisi (i) |
train |
dizi (i) |
train |
eğitmek (f) |
train |
iş hattı (i) |
train |
tren,katar (i) |
train |
treyn (i) |
Train Brake |
Emme freni, boşluk freni, vakum freni. (i) |