Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
| TÜR ADI | SEMBOL |
| İSİM/AD | (i) |
| SIFAT | (s) |
| FİİL | (f) |
| ZARF | (z) |
| EDAT | (-e) |
| EK | ek |
| BAĞLAÇ | b |
| transanimation |
Zehirlenmiş bir şahsı ağız yolu ile yapılan sun’i solunumla canlandırma. (i) |
| tranquilization |
Yatıştırma, teskin etme, sükunete sevketme, ilaç vererek hastayı sakinleştirme. (i) |
| tranquility |
Yatışma, sükunet. (i) |
| trajectories of principal stresses |
asal gerilme doğrultuları, asal gerilme çizgileri (i) |
| trajectory |
gezinge (i) |
| trajectory |
yörünge (i) |
| Tram |
(a) ibrişim, ipek ipliği, atkı, mekik ipliği, (b) Tranvay, tranvay rayı. araba dingili, havai vargel, elips pergeli (i) |
| tram |
doğru ayarlama (i) |
| tram |
doğru ayarlamak (f) |
| Tram wheel |
Flanşlı tekerlek (i) |
| tramcar |
tramvay (i) |
| tramp iron |
döküntü demir (i) |
| tramp iron in cement |
çimentoda döküntü demir (i) |
| tramway |
maden ocağı treni (i) |
| tramway |
tramvay (i) |
| tranquil |
Sakin durgun, rahat. (s) |
| transaudient |
Ses dalgalarını geçiren. (s) |
| trans-border connection |
sınır ötesi bağlantı (i) |
| Transducer Actuating Mechanism |
Dört çeşit çevirici (transducer) mekanizma şekil 216’da gösterilmiştir (i) |
| transect |
Herhangi bir oluşumun uzun eksenine dik olarak kesit yapmak, enlilemesine kesit yapmak. (f) |
| transection |
1. Kesme |
| Trans-European North-South Motorway (TEM) |
Trans Avrupa Kuzey Güney Otoyolu (i) |
| transfer |
havale, devir (i) |
| transfer |
aktarma(k) (i) |
| transfer |
nakletmek (f) |
| transfer |
aktarım (i) |
| transfer |
taşımak, transfer etmek (f) |
| transfer |
Bir yerden diğer yere geçme. transfer aktarmak, iletmek, nakletmek (f) |
| transfer |
aktarma (i) |
| transfer |
aktarmak (f) |
| transfer |
iletme (i) |
| transducer |
transdüker (i) |
| transducer |
hissedici eleman (i) |
| transcalent |
Isı dalgalarını geçiren. (s) |
| transceiver |
alıcı verici (i) |
| transcendental function |
aşkın işlev (i) |
| transcoding |
code conversion |
| transcribe |
kopya çıkartmak (f) |
| transcribe, to |
çevriyazmak (f) |
| transcript |
kopya (i) |
| transcript |
transkrip (i) |
| transcription machine |
yazıya dönüştürme makinesi (i) |
| transducer |
dönüştürücü (i) |
| transducer |
1. Belli bir enerjiyi diğer bir enerji şekline dönüştüren alet |
| Transducer |
Bir çeşit fiziksel büyüklüğü (veya sinyali) başka bir fiziksel büyüklüğe dönüştüren cihaz. Güç çevirici (i) |
| transducer |
duyarga (i) |
| transfer |
iletmek (f) |
| tragacanth |
Emülsiyon ve süspansiyon hazırlamakta kullanılan nebati bir zamk. (i) |
| trailing blanks |
izleyen boşluklar (i) |
| trailing edge |
firar kenarı (i) |