III. Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalat Sanayi Kongresi ve Sergisi Samsun'da Gerçekleştirildi

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.

Odamız Samsun Şubesi sekreteryalığında düzenlenen, III. Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalat Sanayi Kongresi ve Sergisi, dünyanın üçüncü cerrahi el aletleri üretim üssü olan Samsun'da düzenlendi.

TMMOB MMO tarafından düzenlenen, III. Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalat Sanayi Kongresi ve Sergisi, dünyanın üçüncü cerrahi el aletleri üretim üssü olan Samsun'da düzenleniyor. Bugün Samsun Atatürk Kültür Merkezi'nde başlayan kongrenin açılış konuşmaları MMO Samsun Şube Başkanı Kadir GÜRKAN, MMO Yönetim Kurulu Sekreteri Ali Ekber ÇAKAR ve Samsun Valisi Hasan Basri GÜZELOĞLU tarafından yapıldı.

MMO Samsun Şube Başkanı Kadir GÜRKAN açılışta yaptığı konuşmada özetle şöyle konuştu:

"Dünyada tıbbi cihaz sektörü insanların refah seviyesinin artışına paralel olarak sürekli gelişme kaydeden bir sektördür. Tıbbi cihaz sektörünü öncelik kabul ederek sektörün gelişimine yönelik politika izleyen ülkeler, kısa sürede gelişmişlik düzeyinde büyük aşama kaydetmişlerdir. Uzak Doğu'da hızla kalkınan Çin, Hindistan, Avrupa'da ise Almanya, Fransa, İtalya, İngiltere tıbbi cihaz sektöründe doğru politikalar izleyerek son yıllarda ulusal ekonomilerine ciddi kazanımlar sağlamıştır. Ar-Ge ve inovasyon odaklı bu destek ve öncelikler sektörün gelişimini tetiklemiş, katma değerini artırarak üretici ülkelere ciddi anlamda rekabet edebilirlik kazandırmıştır.

Türkiye'de sektör net bir ithalatçı yani dışa bağımlı durumdadır.Şimdilik 130 ülkeye ihracat gerçekleştiren sektörün ihracat eğiliminin artarak devam edeceği öngörülmekte olup önemli ihracat noktaları olarak Almanya, Azerbaycan-Nahçivan, Irak, ABD, Fransa, Belçika, KKTC, Hollanda, Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, BAE, Kanada, Ukrayna, Arnavutluk, Bulgaristan, Cezayir, Kazakistan, Rusya Federasyonu olarak sıralanabilir. İthalat yaptığımız ülkeler ise ABD, Almanya, Çin, Japonya, İsviçre, Fransa, İtalya, İngiltere, İrlanda öne çıkmaktadır.

Dünya tıbbi cihaz sektöründe sektörün en büyük satım ve alımını yapan gelişmiş ülkelerdir. Bunun yanı sıra gelişmekte olan ülkelerden, Çin, Meksika, Rusya, Hindistan ve Malezya'nın sektörde önemli bir yer edinmeye başladıkları ve dış ticaret paylarını artırdıkları görülmektedir.

2007 yılında 153 milyar dolar olan tıbbi cihaz sektörü toplam dünya ithalatı 2008 yılında 175 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Dünya tıbbi cihaz sektörü ticaretinde ABD, Almanya, Fransa, Hollanda, Japonya, İtalya, İngiltere, Çin, İspanya, Rusya önemli ülkelerdir.

Türkiye'nin dünya tıbbi cihaz sektörü ihracatı içindeki payı yaklaşık % 0,1 düzeyindedir.

Odamız Samsun Şubesi yürütücülüğünde 19-20 Ekim 2007 tarihleri arasında Samsun'da gerçekleştirilen II. Ulusal Tıbbi Cihazlar İmalatı Sanayi Kongre ve Sergisi kapsamında ülke genelinde sektöre yönelik ilk kez yapılan envanter çalışması sonucu; ulusal tıbbi cihaz imalat sanayi sektörümüzde 181 firmanın üretim faaliyetlerinde bulunduğu, sektörel kümelenmenin ise İstanbul, İzmir, Ankara, Samsun ve Konya illerinde gerçekleştiği tespit edilmişti.

Son zamanlarda gerçekleşen yatırımlar ile Samsun'un özellikle cerrahi el aletleri imalatı konusunda, Almanya-Tutlingen ve Pakistan-Sailkot kentlerinden sonra dünyanın üçüncü cerrahi el aletleri üretim üssü olduğu ve gelişimine devam ettiği görülmektedir.

Stratejik bir öneme sahip olan sektörün ülkemizde karşılaştığı sorunları sıralamak gerekirse;

    * Sektörün başlıca alıcısı konumundaki kamunun alımlarında yaşanan sorunlar (Kamu İhale Kurumu'na ihalelerle ilgili yapılan şikâyet başvurularının  % 33'nün tıbbi cihaz sektörü kapsamında yapıldığı yetkili kişilerce ifade edilmektedir)
    * Ulusal Teknik Şartname Veri Bankasının olmayışından dolayı marka tarif edecek şekilde hazırlanmış teknik şartnameler ile yapılan kamu alımları,
    * Kamu İhale Yasasında yerli malına uygulanan % 15 oranındaki fiyat avantajı oranının, ulusal tıbbi cihaz imalat sanayinin gelişimini sağlamak için artırılması ve uygulanmasının takip edilmesi,
    * Sektöre yönelik yapılmakta olan bilimsel çalışmaların hayata geçirilebilmesi konusunda, bilim insanları ile üreticilerin bir araya gelememesi,
    * Sektörün nitelikli ara teknik eleman ihtiyacı,

·        Ülkemizin sektörle ilgili tüm kesimlerin (kamu, sanayi, üniversite, meslek odaları vb.) katılımıyla ulusal plan, politika ve stratejiler oluşturulamaması,

    * 14.07.2009 tarihli ve 2009/15199 sayılı Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile yürürlüğe konulan Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar uyarınca ülkemizde uygulanacak olan Genel, Sektörel ve Bölgesel Teşvik Programlarından yararlanabilmek için sektöre uygulanan 3.000.000 TL
    * Asgari Yatırım Tutarının makul rakamlara çekilmesi öne çıkan başlıca sorunlardır."

MMO Yönetim Kurulu Sekreteri Ali Ekber ÇAKAR Oda çalışmaları hakkında bilgi verdikten sonra, sağlık tesislerinin iklimlendirme tesisatları konusuna değinerek şunları söyledi:

Hastane iklimlendirme tesisatları ve denetimi standartlara bağlanmalı
"Amacı meslek alanlarımız dahilinde kamusal denetim yapmak ve yaşam kalitesini yükseltmek için çalışmalar yapmak olan Odamız, sağlık alanında bu kongre yanı sıra sağlık alanlarındaki mühendislik hizmetlerine ilişkin mevzuat önerilerinde de bulunmaktadır. Hastanelerdeki bebek ölümleri ve Bursa'da gerçekleşen hastane yangını, dikkatleri bu tesislerin iklimlendirme tesisatlarına yöneltmelidir.

Odamız bu konuları kapsayan bir içerikle, ilgili uluslararası yönetmeliklerden de yararlanarak "Hastane İklimlendirme Tesisatı ve Denetim Esasları" adlı bir kitap hazırlayarak yayımlamış ve konuyla ilgili hazırlamış olduğu Yönetmelik Taslağını Bakanlığa iletmiştir. Dileğimiz, yangın bacayı sardığı anda yapılan kovuşturmalarla bu konuların geçiştirilmemesi, toplum sağlığı ve can güvenliği açısından ivedi adımların atılmasıdır."

Ali Ekber ÇAKAR, Türkiye sanayisi ve makina imalat sanayindeki gelişmeler ve krizle birlikte içine girilen duruma değindikten sonra konuşmasına şöyle devam etti:

Genel Bütçe içinde ve GSYİH'den sağlığa ayrılan pay düşük düzeyde
"Değerli Katılımcılar,
Sağlığın insan yaşamındaki temel önemine ilişkin ne söylersek yerinde olacağını hepimiz ikirciksiz bir şekilde takdir ederiz. Bu noktada genel bütçelerde sağlık harcamalarına ayrılan pay ve genelde sağlık sektörüne verilen önem, çok önemli birer gösterge oluşturmaktadır. 

Ülkemiz bütçelerinde sağlığa ayrılan pay gerçekte çok düşüktür. 2009 genel bütçesi içinde Sağlık Bakanlığı'na ayrılan pay % 4,81 oranındadır. 2010'da hedeflenen oran ise % 4,82 ile aynı düzeyde kalmaktadır.

OECD 2008 Türkiye Sağlık Sistemi İncelemeleri Raporu'na göre Türkiye, OECD ülkeleri içinde sağlığa GSYİH'dan en az pay ayrılan ülke konumundadır. Yine bu rapora göre, 1999-2000'de Türkiye'de kişi başına kamu sağlık harcamaları oranı % 12, günümüzde ise yaklaşık % 6'dır. Kişi başına sağlık harcamaları ise aynı dönemde % 9'lardan % 4'lere gerilemiştir.

Bu veriler, sağlık alanındaki gelişim düzeyimizin gerçekte yerinde saydığını ortaya koymaktadır. Diğer yandan sağlık ve sosyal güvenlik alanında son yıllarda halkın aleyhine yapılan düzenlemeler, kriz önlemleri arasında hastaların "katkı payları"nın artırılması adı altında hizmetlerin ticari niteliğinin geliştirilmesi ve Orta Vadeli Plan'da benzer yönelimlerin geliştirilmesi ile sağlık alanındaki sorunlarımızın derinleşme seyri izleyeceği açıktır.

İnovasyon, Ar-Ge göstergeleri ve rekabette durum iyi değil
Değerli Katılımcılar,
Ticaretin tamamen serbestleştiği uluslararası ortamda en önemli rekabet gücü, teknolojik yetkinliktir. Ancak TÜİK'in geçen yıl yayımladığı Yenilik Araştırmasında, girişimlerin % 65,7'sinin yenilik faaliyetlerini etkileyen faktör olarak, kaynak ve nitelikli personel yetersizliği gösterilmiştir.

Ar-Ge, inovasyon ve mühendisliğin yoğun olması gereken sanayide işletmeler yapısal ve güncel sorunların altından kalkamamakta, geleceklerine yatırım yapmaktan yoksun kalmakta ve bu gerçekler tıbbi cihaz üretimi ve bakım/ onarım, kalibrasyon alanına dek uzayan ciddi sorunlar türetmektedir.

Oysa gelişmiş ülkeler sağlık dahil tüm üretken yatırımlar için ayırdıkları yüksek meblağlarla kendi araştırıcı-üretici firmalarını doğrudan ve dolaylı olarak desteklemekte; bizim gibi ülkelere ise yeniden yapılandırma programları ile kamunun sağlık alanından çekilmesini ve bu alana verilen desteklerin azaltılmasını zorunlu tutmaktadırlar.

Dünya genelinde, elektronik, kimya ve makina sektöründe çalışan firmalar, tıbbi cihaz ve malzeme üretimi alanında yıllık işletme gelirlerinin % 7,5-8'ini Ar-Ge'ye ayırmaktadır. Türkiye'deki firmalarda ise bu oran hâlâ % 0,8 (binde sekiz) civarındadır.

Bu nedenle uluslararası tekeller bizim gibi ülkelerdeki pazar ve rekabet koşullarını yönlendirebilmekte, firmaları ele geçirebilmekte, yani "rekabet" dedikleri olgu güçlüler lehine işlemektedir. Biliyoruz ki aynı tekeller, tıbbi cihazlarla birlikte bu cihazlarda kullanılan yedek parça ve sarf malzemesi alanında da büyük pazarlar elde etmektedirler.

Serbest ithalat rejimi Türkiye'nin aleyhine işliyor
Değerli Katılımcılar,
IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü/Hizmet Ticareti Genel Anlaşması ve AB ile uyum yasaları bu sürecin başlıca aktörleridir. Hizmet Ticareti Genel Anlaşması bu çerçevede sanayiden mühendisliğe, eğitim ve sağlığa dek birçok alanın uluslararası sömürüye açılmasına hizmet etmektedir. Ne yazık ki ülkemiz adına bu anlaşmaya koşulsuz imza atılmıştır.

Ülkemizdeki ithalatın kontrolsüzlüğü sonucunda kırsal yöreler başta olmak üzere, birçok bölgede cihaz sıkıntısı çekilmektedir. Biliyorsunuz, serbest ithalat rejimi dolayısıyla ikinci ve hatta üçüncü el tıbbi cihazlar kolaylıkla ithal edilmektedir. Bu durum yeterli servis ve bakım hizmetlerinin bulunmayışıyla birlikte değerlendirildiğinde, cihaz hurdalığı olgusuyla yüz yüze kalmaktayız.

Hastanelerdeki tıbbi cihazların bakım, onarım ve kalibrasyonunu denetleyecek biyomedikal mühendislik ve diğer mühendislik birimlerinin yeterli olmaması bu husus ile bağlantılı bir konudur.

Sonuçta tıbbi alet ve sarf malzemesi üreten yerli firmalarımız yabancı büyük firmalarla rekabet edebilecek durumda değildir.

Yerli üretim düzeyi yetersiz ve katma değeri düşük ürünlere dayalı
Sektörün ithalata bağımlılık oranı % 85, yerli üretim % 15 düzeyindedir. Yerli üretimde genel olarak katma değeri düşük ürünler imal edilmektedir. Sektörün üretimi toplam imalat sanayi katma değerinin % 0,3'ünü (binde üçünü) oluşturmaktadır. İthalat ise yüksek katma değerli ileri teknoloji ürünlerini kapsamaktadır.

Dış Ticaret İstatistiklerine göre tıbbi cihaz ve malzeme ithalat-ihracatı hep Türkiye'nin aleyhine gelişmektedir. 2005 yılında 510 milyon dolar olan ithalat, 2008 yılında 2,3 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. İhracat ise 2005'te 115 milyon dolar, 2008'de 130 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.

Kriz sektörü etkiledi
Ağustos 2008-Ağustos 2009 yıllık dönemde ithalatta % 13,9; ihracatta ise % 17,3 oranında gerileme yaşanmıştır.

Sektörün 2008 kapasite kullanım oranı % 83,7'den % 70'e gerilemiştir. 2009 yılı Eylül ayında "üretim değeri ağırlıklı tam kapasite ile çalışamama nedenleri" arasında "iç talep yetersizliği" % 70,5, "dış talep yetersizliği ise" % 12,5 olmuştur.

Yeniden yapılanma olanaklıdır
Ali Ekber ÇAKAR, "IMF ve Dünya Bankası gibi uluslararası finans kuruluşlarının 'yapısal uyum, istikrar ve sağlıkta dönüşüm programları' reddedilmelidir. Sosyal güvenlik ve sağlık alanında Türkiye'ye dayatılan düzenlemelerle insan sağlığının ticarileştirilmesine net bir şekilde karşı çıkılmalıdır" dedikten sonra yatırımların artırılması ve  yerli yatırımcının korunması gereğine işaret etti ve konuşmasını şöyle tamamladı:

"Ulusal tıp teknolojisi sanayisinin oluşum ve gelişmesi yönünde aktif çaba sarf edilmeli; bu alanda büyük sanayi üretimi hedeflenmeli; tıbbi alet ve sarf malzemesinde de yerli üretime yönelmek hedeflenmelidir.

Yerli üretim artışı sayesinde sağlık hizmeti maliyetlerinin azaltılması sağlanmalı ve kamu yeniden sosyal devlet uygulamalarına yönelmelidir.

Odalar-meslek kuruluşları-üniversite-sanayi ve sağlık kuruluşları arasında kalıcı işbirlikleri oluşturulmalıdır.

Standartları belirlenmiş üretim ve sağlık hizmetleri ağı oluşturulmalı; tıp teknoloji ve uygulamaları halka indirilerek yaygınlaştırılmalıdır. Bu çerçevede hastanelerin hijyenik klima ve havalandırma tesisatları ile ilgili standart ve yönetmelikler ivedilikle gündeme alınıp yayınlanmalı; standart ve mevzuat hazırlıkları TMMOB, MMO ve Türk Tabipler Birliği'nin bilgi ve deneyimlerinden yararlanılarak yürütülmelidir.

Hastanelerin teknolojik çöplük durumundan kurtarılması için gerekli teknik personel istihdamı sağlanmalı; hastanelerde tesisatların işletilmesinden sorumlu, hastane tesisatları konusunda uzman en az bir makina mühendisi istihdam edilmelidir.

Sağlık kuruluşlarında doğru cihazların seçimiyle birlikte hizmet alanlarının fiziki koşulları iyileştirilmelidir."

Oda Yönetim Kurulu Sekreteri kongrenin örgütlenmesinde emeği bulunanlara teşekkür ederek sözlerini tamamladı.

Tıbbi cihaz kullanımında kalibrasyon uygulamaları, mevcut yasal mevzuat, tıbbi cihaz kullanımında teknoloji yönetimi ve mühendisliğin önemi, kamu destek ve teşvik uygulamaları, tıbbi cihaz imalatında teknolojik uygulamalar, tıbbi cihazlar üzerine geliştirilen metrolojik uygulamalar, Türkiye ve dünyada tıbbi cihaz imalat sanayi potansiyeli, tıbbi cihaz üreticileri ve kullanıcıların sorunları, kongrenin irdeleyeceği başlıca konular. Etkinlikte ikisi panel olmak üzere toplam 8 oturumda 44 akademisyen, uzman, mühendis ve sektör temsilcisi bu konulara ilişkin görüşlerini paylaştı.

Sempozyum, aralarında Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Kamu İhale Kurumu, KOSGEB, TÜBİTAK Ulusal Metroloji Enstitüsü, TSE, GATA, Türk Cerrahi Derneği, Türkiye Sağlık Endüstrisi İşverenleri Sendikası, TOSYÖV, Tüm Tıbbi Cihaz Üretici ve Tedarikçi Dernekleri Federasyonu ve 18 üniversitenin de bulunduğu çok sayıda kurum ve kuruluş tarafından destekleniyor.