ENDÜSTRİ İŞLETME MÜHENDİSLİĞİ KURULTAYINDA BELEDİYE BAŞKANLARI STRATEJİK PLANLAMAYI TARTIŞTI

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Bursa Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

08 Aralık 2011

 

TMMOB Makina Mühendisleri Bursa Şubesi'nin ev sahipliğinde düzenlenen 8. Endüstri ve İşletme Mühendisliği Kurultayı'nın "Yerel Yönetimlerde Stratejik Planlama" başlıklı oturumu MMO Şube Başkanı İbrahim Mart yönetirken, konuşmacı olarak ise Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ile Gazi Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Aziz Konukman katıldı.

ÇANKAYA BELEDİYE BAŞKANI: STRATEJİK PLANA İNANMIYORUM!

Toplantıda konuşan Bülent Tanık, Çankaya Belediyesi Stratejik Plan Daire Başkanlığı tarafından 7,8 sayfalık bir doküman hazırlandığını belirterek "Ancak bunu okumayacağım, çünkü stratejik plana inanmıyorum" dedi.  Stratejik planın katılımcılık demokratiklik, açıklık ve bunlara bağlı olarak geleceği kestirme ve bilgi mülkiyeti özelliklerinin olduğuna dikkat çeken Başkan Tanık bilgi mülkiyetinin ise tekelleştiğini, katılımcılığın ise karikatür düzeyinde olduğunu bildirdi. Başkan Tanık "Katılım için önerilenler bir adım attırabilir, ancak katılımcılığın önündeki en büyük engel bu yönde bilinç ve güç yoksunluğudur. Gücünüz yoksa plan yapamazsınız. Fazlalarınız örneğin paranız yoksa plan da yoktur. Fazlanın para olması şart değil, kültür, akıl, bilincin yanı sıra doğru siyasi yönelim de gereklidir. Biz vatandaşlara danıştık, 800 sivil toplum örgütüne çağrı yaptık, 144'ü katıldı. Bunlar toplumu, genelin ihtiyaçlarını ne kadar temsil ediyor? Ayrıca plan vadesi ve hedef koyma da önemli. Katılım adına yapılacak popülerleştirme bizi determinize etmemeli! Önemli olan toplumun gelecek hayallerini planlamaktır. Uluslar arası IMF, Dünya Bankası gibi kuruluşların kendi alacaklarını sağlama bağlamak adına telkinlerinden oluşan denetleme yani stratejik planlar bir zorlamadır" diye konuştu.

Büyükşehir ve ilçe belediyelerini kıyaslayan Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, 1980'lerde göç ve biriken sorunlar nedeniyle büyükşehir örgütlenmesine gidildiğini ancak 25, 30 yıl içerisinde amacından saptığını belirterek "Büyükşehir sayısı 16'dan 30'a çıkacak. Biz büyükşehir ilçe belediyeleri, diğerlerine göre yüzde 30 belediyeyiz. Çünkü planlama ve denetim tasdik yetkisi büyükşehre devredilmiştir. 60 bin nüfuslu Haymana Belediyesi'nde İtfaiye ve hal vardır. Ama 800 bin nüfuslu Çankaya Belediyesi olarak bunu yapamayız. Edilgen durumdaki belediyelerin stratejik plan yapma zorunluluğu var. Tüm bunlar yetmezmiş gibi üzerimize gelen karabulutlarla, yasal çarpıklıklarla mücadele ediyoruz" dedi.

 

TAHMİNLER SAĞLIKLI OLMALI!

Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır ise yerel yönetici olarak planlamanın önemini bildiklerini belirtti. Bornova Belediyesi'nin sıkıntılarını gündeme getiren Prof. Dr. Sındır, 420 bin nüfusu olan ilçede İzmir'in sanayisinin yanı sıra Ege ve Yaşar Üniversitesi'nin bulunduğunu belirterek 160 milyon liralık bir bütçeyi borçsuz yönettiklerini söyledi. Planlamanın geleceği bugünden görmek anlamına geldiğini ve risk taşıdığını söyleyen Başkan Sındır, tahminlerin sağlıklı ve gerçekçi verilere dayandırılması gerektiğini bildirdi. 2003 yılında çıkan yasalar gereği yerel yönetimlerin yanı sıra özel idarelerin de stratejik plan yapmakla yükümlü kılındıklarını anımsatan Başkan Prof. Dr. Sındır, yasaların insan odaklı olmadığına dikkat çekti.

Toplantıda söz alan Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ise yerelleşen dünyada stratejik planlamanın çok önemli olduğunu vurguladı ve stratejik yönetimi "Bugünü analiz edip yarını tasarlamaya ve gerçekleştirmeye yardım eden bir bakış açısı, bir düşünme yöntemi" olarak tanımladı.

BOZBEY: STRATEJİK PLAN ÇOK ÖNEMLİ

Başkan Bozbey  "1980'lerden sonra kentlinin yaşam kalitesindeki artış, bilim ve teknolojideki gelişmeler, gelişen teknolojiye bağlı veri tabanları, iletişim kanallarının hızı ve yoğunluğu, özel sektörün hizmet sunumunda, teknolojisinde, yönetim ve organizasyon anlayışında değişikliğe gitmesine neden olmuştur. Söz konusu gelişmeler hizmet sunumunda kamu sektörünü özel sektörün gerisinde bırakmıştır" dedi.

 Kamuda stratejik planlama ve uygulaması mali disiplin sağlanması, kaynakların stratejik önceliklere uygun dağıtılarak etkin kullanımı ve hesap verme sorumluluğunun geliştirilmesi açısından önem taşıdığını belirten Bozbey, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yerel yönetimlerde daha etkin ve verimli bir kamu yaratabilmek için stratejik planlama ve stratejik yönetim anlayışının yerleşmesi gerekmektedir. Bu nedenle stratejik planlama ve stratejik yönetim anlayışı özel sektörde olduğu kadar kamu sektöründe de önem kazanmıştır. Dünyada yaygınlaşan birlikte yönetim anlayışı ile yerel yönetimlerin yeni stratejiler oluşturması zorunlu hale gelmiştir. Nilüfer Belediyesi bu anlayışla katılımcı bütçe uygulaması ve mahalle komiteleri projesi ile hayata geçirmiştir. İçişleri Bakanlığı'nın yürüttüğü Türkiye'de Yerel Yönetim Reformu'na destek Projesi'nde de bu çalışmalar iyi uygulama olarak örnek gösterilmiştir." Başkan Bozbey müfettişlerin sürekli misafir olduğu belediyelerden biri olduklarını da ekledi.

 

IMF VE DÜNYA BANKASI ALACAKLARINI GARANTİLİYOR!

Prof. Dr. Aziz Konukman da, stratejik planı küresel sermayenin aktörleri olan IMF ve Dünya Bankası'nın verdikleri kredileri geri alabilmeye yönelik bir dayatma olduğunu bildirdi. Prof. Dr. Konukman, "Saydamlık, katılımcılık, şeffaflık, esneklik gibi sözcüklere kim itiraz eder? Ancak bu sözcükler masum değildir. Esneklik, çalışma yaşamını 19 yüzyıla götürür. Katılımcılığa inanmayan bir iktidarın olduğu yerde yerel yönetimlerin katılımcı olması mümkün değildir. İktidar parlamentoyu devre dışı bırakarak çeviri kokan torba yasa, KHK çıkardı. Anavatan Partisi döneminde çıkan KHK'da şeker yasası Sugar Yasası olarak yazılmıştı yanlışlıkla, sonradan düzeltildi!" diye konuştu.

Prof. Dr. Konukman, 1990'da küresel sermayenin krize girmesiyle birlikte Washington IMF ve Dünya Bankası'nın Washington Uzlaşması da denen özelleşme, mali disiplin ve kuralsızlaştırma kararı aldığını belirtti. Dayatmalarla kavramların içeriğini boşaltmada IMF ve Dünya Bankası'nın çok usta olduğunu söyleyen Prof. Dr. Konukman, yolsuzlukla mücadele adı altında çevre ülkelerine verilen kredilerin geri dönüşünü garantilemeye çalışıyorlar. Yoksullukla mücadele adı altında ise bozulan gelir dağılımı nedeniyle varlıklı kesimin riskini azaltmaya çalışıyorlar. Yönetişim adı altında ise, hükümet bürokratlarını devre dışı bırakarak kurullar aracılığıyla ülkeleri yönetiyorlar. Bu kurullarda ise sermaye temsilcileri yer alıyor" diye konuştu.

Prof. Dr. Konukman, özel sektörün stratejik planlama hedeflerinin yapılan araştırmalara göre yüzde 10 oranında gerçekleştiğini, öte yandan şirketteki belli kimseler dışında hiç kimseye gösterilmediğini, oysa belediyelerdeki stratejik planların ortalıkta olduğunu belirtti. Prof. Dr. Konukman, belediyelere biçilen rekabet görevini ise "Kim kiminle rekabet edecek? Rekabet AB fonlarında gerçekleşiyor. Küreselleşme amaçlarına endekslenen bir emperyal model var. Sadece Türkiye'de değil, tüm çevre ülkelerde uygulanıyor. Dünya Bankası ve İMF alacaklarını garanti ediyor. Örneğin Çankaya Belediyesi'nin 4 yıl içinde ne yapacağını biliyor. "