Bilgi
Teknik Sözlük çalışmamız yapım aşamasındadır. Odamızın ortak çalışmalarının ürünü olan bu sözlük, onu kullananların katkısı ile gelişebilir. Ayrıca gelişen teknoloji, zaman ile dilimize giren yeni terim ve sözcüklerin doğmasına sebep olacaktır. Öneri ve Katkılarınızı bekliyoruz.
Değerlendirmelerinizi yayin [at] mmo.org.tr mail adresine gönderebilirsiniz.
| TÜR ADI | SEMBOL |
| İSİM/AD | (i) |
| SIFAT | (s) |
| FİİL | (f) |
| ZARF | (z) |
| EDAT | (-e) |
| EK | ek |
| BAĞLAÇ | b |
| accelerating relay |
ivme bağlağı, ivme rölesi (i) |
| acceleration |
Bir kimya reaksiyonunda hız değişimi |
| Acceleration |
ivme. Hızın birim zamanda değişim miktarı veya birim zamandaki ortalama artışıdır. Birim m/s2 dir. Benzer şekilde, “açısal ivme”, açısal hızın birim zamandaki değişim miktarıdır. Birimi rd/s2 dir. (i) |
| acceleration |
ivme (i) |
| acceleration along parabola |
parabolik yörünge boyunca ivme (ivmelenme) (i) |
| acceleration centrifugal |
merkezkaç ivme (i) |
| acceleration centripetal |
merkezcil ivme (i) |
| acceleration climb |
ivmeli (ivmelenmeli) tırmanma (i) |
| acceleration coefficient |
ivme katsayısı (i) |
| accelerating |
hızlandıran (s) |
| accelerate-stop distance available |
yardımcı pist uzunluğu: Var olan kalkış mesafesi, artı var olan durma mesafesi (eğer varsa). (i) |
| accelerate |
ivmelenmek (f) |
| accelerate |
gaz vermek (f) |
| accelerate |
hızlandırmak (f) |
| accelerate settlement |
izin verilen oturma (i) |
| accelerate, to |
ivmelendirmek, hızlandırmak (f) |
| accelerated |
hızlı, hızlanmış, hızlandırılmış (s) |
| accelerated ageing |
hızlandırılmış yaşlandırma (i) |
| accelerated aging |
test hızlandırılmış yaşlandırma deneyi (jeotekstillerde, yapısal bileşimlerin veya malzemenin, beklenen hizmet ömrü koşullarından daha fazla, hızla bozulmasına yönelik deney) (i) |
| accelerated climb |
ivmeli tırmanış (i) |
| accelerated consolidation |
hızlandırılmış konsolidasyon (i) |
| accelerated polishing |
test hızlandırılmış cilalanma deneyi (i) |
| accelerated test |
ivdirilmiş sınama, hızlandırılmış test (i) |
| accelerate-stop distance |
ivmeli durma mesafesi, hızlanma-durma mesafesi (kalkışta motor arızası durumunda durmak için gerekli toplam pist uzunluğu) (i) |
| acceleration constant dynamic pressure |
sabit devinimli basınçta ivme (i) |
| acceleration coriolis |
coriolis ivmesi (i) |
| acceleration/ constant |
sabit ivme (i) |
| acceleration/constant |
sabit ivme (i) |
| accelerations (aerospace medicine) |
ivme (a) Açısalivmelenme: Açısal hızın değişme hızı. (b) Doğrusal ivmelenme: sabit bir yönü korurken yapılan hızın değişme hızı. (c) Negatif ivmelenme: çoğunlukla oturma konumunda bacaklardan kafaya doğru bir tepki yaratan ivmelenme kuvvetini ifade eder. (d) Pozitif ivmelenme: çoğunlukla oturma konumunda kafadan bacaklara doğru bir tepki yaratan ivmelenme kuvvetini ifade eder. (e) Geçiş ivmelenmesi: Genellikle gövdenin uzun eksenine dik olarak etki eden bir ivmelenmeyi ifade eder. (i) |
| accelerator |
hızlandırıcı, kapış pompası (i) |
| accelerator |
ivdirici (nükleer) |
| accelerator |
gaz pedalı (i) |
| accelerator |
ivmelendirici (i) |
| Accelerator (Accelerator Pedal) |
ivmelendirici. (a) Motorlu taşıtlarda güç ve motor hızını kontrol eden pedal. (b) içten yanmalı motorlarda yakıt enjeksiyonunu kontrol eden pedal (i) |
| accelerator claw |
kapış pompası çenesi (i) |
| Accelerator Jet |
Çıktı gücünde artış istenmesi durumunda bir taşıttaki karbüratöre giren havaya yakıt püskürtülmesi işlemi (i) |
| Accelerator Linkage |
Gaz pedalını karbüratör kısma valfine bağlayan uzuv (i) |
| accelerator pedal |
gaz pedalı (i) |
| accelerator pedal body half hinge |
gaz pedalı menteşesi (i) |
| acceleration vector |
ivme vektörü (i) |
| acceleration transonic |
sesgeçişte ivmelenme (i) |
| acceleration diagram |
ivme diyagramı (i) |
| acceleration distance |
ivmelenme mesafesi (i) |
| acceleration distance |
hızlanma mesafesi (i) |
| Acceleration due to Gravity |
Serbest düşme halindeki yer çekim ivmesidir. Deniz seviyesinde ortalama olarak 9,806 m/s2 lik bir değere sahiptirInertia, Effective Mass (i) |
| acceleration impedance |
ivme empedansı (i) |
| acceleration lane |
hızlanma şeridi (bir platforma giren bir taşıtın hızını, transit trafiğe daha güvenle katılacak düzeye çıkarılmasına olanak vermek, gerekli katılma mesafesini sağlamak, ana platformdaki trafiğe gerekli ayarlamaları yapabilmek için gerekli zaman ve mesafe (i) |
| acceleration of gravity |
yer çekimi ivmesi (i) |
| acceleration of gravity |
yer çekimi ivmesi (i) |
| acceleration potential |
ivmelenme potansiyeli (i) |