TRAKYA'DA SANAYİLEŞME VE ÇEVRE SEMPOZYUMU V GERÇEKLEŞTRİLDİ

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Edirne Şubesi

Yayına Giriş Tarihi

10 Kasım 2023

TMMOB Makina Mühendisleri Odası (MMO) adına  Şubemiz yürütücülüğünde düzenlenen Cumhuriyetin 100.Yılında Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu, Edirne Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleşti.

Üç gün süren  sempozyumda bölgede yaşanan gelişmeleri analiz etmek, sorunları ve çözüm önerilerini saptayarak tartışmak, sürece olumlu yönde müdahale edebilecek tüm merkezi, gönüllü, mesleki ve yerel kurumlar arasında koordinasyon ve işbirliği sağlayarak kamuoyunun bilgilendirilmesi amaçlanıyor.

Çeşitli kurum ve kuruluşların desteğiyle düzenlenen sempozyumun ana konuları daha önceki yıllarda düzenlenen dört sempozyumda olduğu gibi “Trakya’da yaşanmaya başlayan çarpık sanayileşme, tarımsal alanların tahribi, nüfus artışı ve göçü,  çarpık kentleşme ve çevrenin kirletilmesi” olarak belirlendi.

Sempozyum   Şube Yönetim Kurulu Başkanımız Mehmet Ruhan Timur , MMO Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Yener ve Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan 'ın açılış konuşmalarıyla başladı.

Sempozyumun birinci gününde toplam 4 oturumdan oluştu. Son oturumdan sonra Gündöndü Belgeseli gösterimi ile son buldu.  İkinci gününde de 3 oturum yer aldı. Ve  cumartesi son günde 3 oturum yer aldı. Oturumumuz bittikten sonra Trakya'ya Nasıl Sahip Çıkmalı? Forum ile devam eden sempozyum. Şube Yönetim Kurulu Başkanımız Mehmet Ruhan TİMUR'un Kapanış Konuşmasıyla son buldu.

Sempozyumun sonuç bildirisi, sempozyumun ardından kamuoyuna açıklanacak. Sempozyuma sunulan bildiriler ise ilerleyen günlerde kitap olarak basılarak kamuoyunun kullanımına sunulacak.

MMO Edirne Şube Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ruhan Timur konuşma metni;

 

SAYIN VALİM

SAYIN BELEDİYE BAŞKANIM

SAYIN TMMOB MAKİNE MÜHENDİSLERİ ODASI YÖNETİM KURULU BAŞKANIM

SAYGI DEĞER  KATILIMCILAR VE DEĞERLİ BASIN MENSUPLARI
Bugüne dek; 3 – 6 Ocak 1996’da Çorlu’da, 6 – 8 Kasım 1997’de Kırklareli’nde, 11 – 13 Kasım 1999’da Edirne’de ve 14-15 Ekim 2005’de yine Edirne‘de olmak üzere dört kez Trakya’nın Bugünü ve Geleceği için Trakya’da Sanayileşme ve Çevre Sempozyumu odamız tarafından yapılmıştır.

Bu sempozyumların beşincisi 9 – 10 – 11 Kasım 2023 tarihinde Edirne’de düzenlenmektedir.
Sempozyum çalışmalarına bir yıl önce ilk başladığımızda ziyaret ettiğimiz, o dönemin Edirne valisi Kürşat KIRBIYIK,bu kadar yıldır nerdeydiniz,neden ara verdiniz demişti.Son ziyaretimizde YUNUS SEZER valimize 2005 sempozyumumuzun sonuç bildirileri kitabını sunduğumuzda da SN.valimiz bunun günceli yok mu,çalışmalar güncelliğini yitirmiş durumda diyerek bizlere her türlü destek vermeye hazır olduklarının sözünü vermişti

Sempozyum sürecinde 30 Eylül 2023’de Kırklareli’nde,14 Ekim 2023’de Kapaklı’da ve 21Ekim 2023 tarihinde Lüleburgaz’da Sempozyuma Doğru Başlığı Altında üç etkinlik düzenlenmiştir.

Amacımız Geçen 18 yıl içerisinde bölgede yaşanan gelişmeleri analiz etmek, sorunları ve çözüm önerilerini saptamak ve  tartışmak, sürece olumlu yönde müdahale edebilecek tüm merkezi, gönüllü / mesleki /yerel kuruluş ve kurumlar arasında koordinasyonu ve işbirliğini sağlamak ve kamuoyunu bilgilendirmektir.

Beşinci sempozyumun kapsamı,ilk dört Sempozyumda da olduğu gibi

“Trakya’da yaşanmaya başlayan Çarpık sanayileşmeyi,Tarımsal alanların tahribini, Çarpık kentleşmeyi,Nüfus artışını ve göçünü,Çevrenin kirletilmesini konu edinir.

Fakat yaşanan sempozyumlar,bugün sürecin kapsamını daha da genişletmiş ve tüm sektörleri, kentleri ve kentlerin sorunlarını, gelişme eğilimlerini kapsar duruma getirmiştir.

Sempozyumların da katkısı ile Trakya’da – en azından kağıt üzerinde - planlı bir koruma / kalkınma sürecine girilmiştir.

 Gerçekten, sempozyumlarda çıkan eğilimlerin en fazla damga vurduğu ERGENE HAVZASI ÇEVRE DÜZENİ PLANI Protokolu 1999’da III. Sempozyumun açılışında Çevre Bakanlığı ile Trakya Üniversitesi arasında imzalanmıştır.  Bu plan daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi Metropolitan Planma Merkezi tarafından revize edilerek REVİZE  ERGENE HAVZASI ÇEVRE DÜZENİ PLANI adıyla yürürlüğe girmiştir.

1/25000 ölçekli planlar Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ belediyeleri ve meclisleri tarafından onaylanmıştır. Her iki plan da birçok itirazı ve mahkeme sürecini yaşamıştır.Daha sonra  Trakya Kalkınma Ajansı tarafından 2010 – 2013 TR21 Trakya Bölge Planı ve   2014 – 2023 TR21 Trakya Bölge Planı hazırlanmış ve yürürlüğe girmiştir.

Yaşanan süreçte Tekirdağ, Büyükşehir’e dönüşmüştür.

Yaşanan Pandemi tüm toplumsal yaşamı etkilemiştir.

Rusya – Ukrayna savaşı, tarımın önemini daha belirgin hale getirmiştir.

Edirne ve Kırklareli illerinde, ekonomik krizin derinleşmesine bağlı olarak, günlük sınır ticareti önemli bir hacme ulaşmıştır.

Ve 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan, 11 ili ve 15 milyon nüfusu vuran depremler ülke içinde göç eğilimini daha da güçlenmiştir.Depremde hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allah’tan rahmet ve yakınlarına sabırlar dilerim

Bu depremin tetiklediği “İstanbul Depremi” tartışmaları; Trakya’ya hem sanayinin hem de nüfusun göçünün artışı eğilimini daha da güçlendirmiştir.

Trakya’nın yaşadığı çevresel sorunlara ek olarak, küresel ısınma ve kuraklık organik yaşamı tehdit eden bir gelişme olarak daha da belirginleşmiştir.

Beşinci sempozyum,  ek olarak bu konuları da kapsamına almaktadır.

Sempozyumda, 2023’te Cumhuriyetin 100. Yılı dolması nedeniyle Trakya’nın sosyo – ekonomik, kültürel, tarihsel birikimini ve önemini konu alan oturumlara da yer verilecektir.
Sempozyumun bölgemizin,ülkemizin geleceğine katkı sunmasını diler,bildiri,sunum ve çalışmalarıyla sempozyuma destek veren tüm katılımcılara teşekkür ederiz.Saygılarımla..

MMO Başkanı Yunus Yener sempozyumun açılış konuşmasında özetle şöyle konuştu:

Kamucu planlama ve kamu denetimi dışlanıyor

“Odamız meslek alanlarımızla bağlantılı sektörel ve bölgesel gelişmeleri tartışarak toplumsal yaşamın olması gereken normlara ulaştırılmasına yönelik görüş ve önerileri yetkililere iletmek amacıyla bir dizi kongre, kurultay ve sempozyum etkinliği düzenlemektedir. İlgili tarafları bu etkinliklerde bir araya getiriyor, sözü olan her kesimle bu bağımsız ve demokratik platformları paylaşıyoruz. Bu çalışmaların amacı, ülkemizin çevre faktörleri ışığında doğru ve kesintisiz bir şekilde sanayileşmesi, demokratikleşmesi, halkımızın mutlu bir yaşam sürmesi ve bu yönde üzerimize düşen kamusal sorumluğun yerine getirilmesidir.

Ülkemiz genelinde olduğu gibi özel olarak Trakya bölgesindeki sorunlu sanayi, sorunlu kent/yerleşim/konut politikaları sonucu tarım ve su kaynaklarının tahribi yaşanmış, İstanbul merkezli sanayi göçü ile bölge büyük boyutlu çevre kirliliğine maruz bırakılmıştır.

Bilindiği gibi Trakya ülkemizin önemli bir tarım bölgesidir. Ancak Trakya’nın sanayide İstanbul’a bağlı olarak yaşadığı değişim, tarımda tahribatı artırmıştır. Bu durum ülkemizde kamucu planlamayı ve kamu denetimini dışlayan yanlış sanayi politikalarından da kaynaklanmaktadır. Bu hususun netlikle görülmesi gerekir. Sanayi, yalnızca sanayicilerin tercihlerine indirgenmiş, Organize Sanayi Bölgeleri enflasyonuna teslim edilmiş, Belediye Sanayi Bölgeleri vb. yaklaşımlarla aşırı ölçüde yerelleştirilmiştir.

Sanayi, tarım ve çevreyi bir bütün olarak görmek gerekiyor

Özetle, üretim-çevre-su-kentleşme-enerji alanlarında sorun yumakları oluşmuştur. Serbest piyasa ekonomisi temelli kurguların bu karmaşaya ilişkin “üretim” dışında hiçbir yaklaşımı bulunmamaktadır. Üretimde de uzun vadeli bir plan doğrultusunda değil kısa vadeli çıkarlar doğrultusunda davranılmaktadır.

Gerek Trakya’nın bir tarım bölgesi ve tarımın küçük-orta ve endüstriyel düzeylerde olması, gerekse sanayinin sağlıklı gelişimi için gerekli girdileri oluşturmak itibarıyla, arazi toplulaştırması yanı sıra ülkemizde eskiden beri zaman zaman gündeme gelen ciddi bir tarım ve toprak reformuna ihtiyaç bulunduğunu da belirtmek isterim. Sanayi ile tarımı ve çevreyi, ülke ekonomisi ve toplumun gelişimi açısından bir bütün olarak görmek gerekiyor. Sanayi-tarım-doğa/çevre-kentleşme ve nihayet toplumsal yaşamı bir bütün olarak değerlendiren politikalar egemen olmalıdır.

Ciddi bölgesel planlara ihtiyaç var

 Bu noktada, sanayi yatırımlarındaki azalmaya benzer bir çizginin tarımsal alanda ülkemize dayatıldığını görmeliyiz. 24 Ocak 1980 Ekonomi Kararlarıyla birlikte başlayan süreçte; tarım uluslararası tekellerin çıkarları doğrultusunda şekillendirilmiştir. Tarımsal destekler azaltılmış, iç pazarın tekellere açılması ile ürün fiyatları baskı altına alınmıştır. Dünya Ticaret Örgütü ve Avrupa Birliği ile yapılan müzakereler ve 2001 Krizi sonrası “reform” adı altındaki mevcut iktidar politikalarıyla ülkemiz tarımda kendi kendine yeterliliğini yitirmiştir. Ülkemiz ve Trakya şimdi bu ve benzeri gelişmelerin acı sonuçlarını yaşamaktadır.

Bu nedenle, sanayi, tarım, ticaret, hizmet alanlarında sermaye ve rant tekellerinin değil, ülke ve toplumsal ihtiyaçları esas alan, çocuklarımıza yaşanabilir bir ülke bırakmayı hedefleyen gerçek kalkınma planları ve onlarla uyumlu ciddi bölgesel planlara ihtiyaç vardır. Bu ise demokratik, eşitlikçi, toplumsal kalkınmacı ilkeleri benimseyen bir iktidarla mümkündür. Bu noktada sempozyum programındaki konuların kapsam ve önemi ile saptanacak sorunlar ve çözüm önerilerinin çok önemli olacağını belirtmek istiyorum.”