HALKIN ÇIKARINA OLMAYAN, KAMU YARARI GÖZETİLMEYEN HER TÜRLÜ UYGULAMADAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Diyarbakır Şubesi

Kayyumla yönetilen Yenişehir Belediyesinin rant amaçlı Fabrika ve Dokuzçeltik Mahallerindeki parselleri satışa çıkarması ile ilgili şubemizin de bileşeni olduğu AMED Emek ve Demokrasi Platformu basın açıklamasında bulundu.

Şube eşbaşkanımız Hüseyin Karahan’ın katılımıyla 16 Eylül 2022 tarihinde Yenişehir Belediyesi karşısında yapılan açıklama şöyle;

Basına ve Kamuoyuna,

Ülke genelinde 1940 yıllarıdan itibaren hız kazanan köyden kentlere göç ve yarattığı nüfusu artışı ile birlikte kentlerin yapılaşması ve demografik yapısı değişim göstermiştir. Genel anlamda bütüncül çerçevede ele alınmayan planlamalar sonucu kentlerdeki yapılaşma aynı zamanda beraberinde ciddi sorunlar yaratmıştır. Huzurlu, yaşanabilir kentlerin oluşturulması ve imar çalışmalarının; demokratik, sosyal, bütünlükçü ve bilimsel yaklaşımlar doğrultusunda olması gerektiğini değerlendiriyor ve savunuyoruz.

Vatandaşa konut ve barınma hakkı tanıması gereken devlet, aksine vatandaşı yerinden eden, konut ve yaşam alanlarını yok eden bir rol üstlenmiştir. Bölgemizin tamamında yarattığı bu yıkımın etkileri, kentimiz başta olmak üzere bütün alanlarda görülmektedir. Bu bağlamda kentimizde 80’li yıllarla başlayan 90’larda köy boşaltmalarla birlikte ivme kazanan büyük bir göçün yaşanması sonucu, göç eden yurttaşlar kent periferinde kendilerine yaşam alanları oluşturmuşlardır. Kente sığınarak yeni bir yaşam mücadelesi vermek zorunda kalan halkın sahip olduğu her şey elinden alındığı için, halk ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla günlük işlerde çalışmak zorunda bırakılmıştır. Bu alanlarda yaşayan halkın bir çoğunun da ekonomik eşiğin altında geçimlerini sağladıkları bilinmektedir. Geçmiş birçok dönemde yerel yönetimlerin bu alanlarda yaşayan halk ile birçok konuda diyalog kurduğu ve sorunların çözümü noktasında çeşitli planlamalar yaptığı da kent hafızasında mevcuttur.

Ancak halkın iradesi gasp edilerek yerel yönetimlere atanan kayyumlarla birlikte bu bölgelerde haksız, hukuksuz, rantsal dönüşümlerin uygulamaya geçildiği görülmektedir. Tarihi Suriçinde başlayan bu rantsal uygulamaların, Bağlar İlçesi Kaynartepe, Yenişehir İlçesi Ben u Sen, Fiskaya Mahalleleri, Kayapınar İlçesi Peyas mahallesi ve  yine bugünde Yenişehir İlçesi Fabrika Mahallesinin kentsel dönüşüm ve yenileme kapsamına alınması, Yolaltı Mahallesinin de rezerv yapı alanı olarak ilan edilmesi ile devam ettiğini görüyoruz.

Yenişehir Belediyesi tarafından Fabrika mahallesi (Parsel Kayıtları Dokuzçeltik Mahallesi), camii dahil yaklaşık 50 dönümlük alanın tamamının, Üçkuyu mahallesinde de 2 parsel satışa çıkarılmıştır. Fabrika mahallesindeki hazineye ait alan, rayiç bedel üzerinden Yenişehir belediyesine satışı yapılmış, kentsel dönüşüm ve yenileme alanı olarak değerlendirilmiştir.

Hazine arazisi olan bu bölgelerin Yenişehir belediyesine cüz’i bir miktarla satılması ve sonrasında yaşanan sürecin bir mağduriyetlere dönüştüğü görülmektedir. Kayyumlu belediye yaptığı hukuksuz uygulamalarla, mahalle sakinlerini kaderlerine terk etmiş ve yasal olarak mümkün olmayacak bir satış ihalesi düzenleyerek halkı ranta tercih etmiştir. Kayyım pratiği ve halkın iradesinin yok sayan bu zihniyete karşı vatandaş karşısında muhatap bulacağı bir yetkili de bulamamaktadır. Ekonomik krizin zirve yaptığı, konut satın alma veya kiralamaya bütçe ayırmaktan ziyade açlıkla mücadele edilen günümüz koşullarında vatandaşı bu zorbalıklarla yerinden etmelere izin verilmeyecektir.

Yurttaş odaklı olması gereken kararlar yerine, kayyımların mahalleyi ihale yoluyla satışa çıkarması (müteahhitlerle vatandaşı karşı karşıya getireceği gerçeğinden hareketle) aynı zamanda toplumu ayrıştıran ve kutuplaştıran bir ortama dönüştüreceği hakikatini de göstermektedir. Güncel kanuni düzenlemelerin bulunmadığı çok uzun yıllar önce alana yerleşen ve neredeyse yarım yüzyıl boyunca alanda yaşamış halkı yerinden etmeye çalışmak, hazine arazisi toprakları hak sahibi konumuna gelmiş vatandaş yerine birilerine peşkeş çekmeye çalışmakta bu kanaatleri güçlendirmektedir. Halkın maddi durumu ortada iken, vatandaşa konut ve barınma hakkını sunmakla mükellef olanların aksine hareketle vatandaşın konutunu elinden almaya çalışması, yerine mülk edinemeyecekleri tutarlarda seçeneklere zorlanması da kabul edilecek gibi değildir. Dolayısıyla her ne kadar vatandaşı koruyan ve sosyal gereklilikleri tam olarak yerine getirememiş olsa dahi mevcut yasal düzenlemelere göre vatandaşa sunulması gereken hakların yerine getirilmesi gerekmektedir.

Bizler Emek ve Demokrasi Platformu olarak bu yanlış tutumdan, halkın çıkarına olmayan, kamu yararı gözetilmeyen her türlü uygulamadan derhal vazgeçilmesini istiyoruz. Yasal sürecin takipçisi olarak halkımızla dayanışma içerisinde olacağımızı belirtiyor ve duyarlı her bireyi bu dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz!

                                                                     

AMED EMEK VE DEMOKRASİ PLATFORMU