“DOĞAL ÇEVREMİZİN RANTA AÇILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”

×

Hata mesajı

  • Notice: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 771 satırı) içinde Undefined index: 3.0.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 777 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 781 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_glyphicons() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 841 satırı) içinde array_merge(): Expected parameter 1 to be an array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
  • Warning: _bootstrap_icon() (/srv/www/html/sites/all/themes/bootstrap/includes/common.inc dosyasının 875 satırı) içinde in_array() expects parameter 2 to be array, null given.
Kocaeli Şubesi

TMMOB Bolu İl Koordinasyon Kurulu tarafından 18.02.2021 Tarihli “DOĞAL ÇEVREMİZİN RANTA AÇILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”  basın açıklaması gerçekleştirildi. 

DOĞAL ÇEVREMİZİN RANTA AÇILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ! Doğal kaynaklar, ekosistem ve doğal ortam içerisindeki şartlara bağlı olarak oluşmuştur. Oluşumunda insan emeğine ihtiyaç duymayan bu kaynaklar üzerinde, herhangi gerekçeyle, hiçbir kimse veya hiçbir kesim sahiplik iddiasında bulunamaz. Bu kaynakların tasarruf hakkı topluma ve orada yaşayan tüm canlılara aittir. Bir gecede imzalanan kararnamelerle doğal kaynaklarımızın rant kaynağı haline dönüştürülmesine ve zarar görmesine neden olmaya kimsenin hakkı yoktur. Bu kaynakların nasıl korunacağına veya kullanılacağına karar verilirken, bu kararların ekosistemi nasıl etkileyeceğini bilimsel veriler dikkate alınmalıdır. Üretim ekonomisi yerine rant ve faiz ekonomisiyle her şeyin serbest piyasada pazarlanmaya/alınıp satılmaya çalışıldığı günümüzde, ülkemizin doğal, tarihi, kültürel miras alanları satışa çıkarılmakta ve hızla talan edilmektedir. Alınan keyfi kararlarla birbirinden değerli pek çok kamusal alan arazi rantı ile biçimlendirilmek istenmektedir. Doğaya yönelik bu açgözlü saldırı, kamusal alanlarımızın yağmalanması anlamına geldiği gibi, doğal dengenin de bozulması anlamına gelmektedir. Son yıllarda sıkça yaşadığımız doğal afetlerin temel nedeni insan kaynaklı doğa tahribatları, yanlış toprak ve su politikaları, sınırsız enerji-maden yatırımları ve plansız-çarpık kentleşme uygulamalarıdır. Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde Resmi Gazete’de yayımlanan 3461 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 2’si Bolu’da olmak üzere 15 adet yaylanın “yayla alanı” statüsü kaldırılmıştır. Aynı tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 3456 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile çeşitli illerde turizm merkezi statüsü iptal edilmiş, kimi bölgelerin sınırları ve bazılarının statüsü değiştirilmiştir. Yine Göynük ilçemizde faaliyetini sürdüren bir termik santralin kazı çalışmaları neticesinde, bölge halkımızın yaşadığı sorunlar kamuoyunun bilgisi dahilindedir. Söz konusu karar öncesi geçmişte, ilimizde yer alan kimi yaylaların statüden çıkarılmasının, At yaylası olarak bildiğimiz bölgede yaşanılanların, turizm merkezleri hakkında alınan kararların; muhataplarından bağımsız ülkemizde yaygınlaştırılan tek adam rejimine denk olduğu, bilime, tekniğe ve daha da önemlisi doğal yaşamın sürekliliğine aykırılığı tartışılmaz bir gerçektir. Keza geçmişte alınan sınırsız maden yatırımının önünü açan kararların bölgeye doğal ve sosyal anlamda verdiği zararlar gün yüzü gibi ortadadır. Yukarıdan, rejimin talepleri neticesinde alınan kararlar, bölge halkının talep ve ihtiyaçlarından bağımsız, yerelde çoğu seçilmişin bilgisi dahi olmadan verilmektedir. Yaptığımız çalışmalar, bölge halkıyla kurduğumuz temaslar maalesef ülkemizde alışkanlık haline gelmiş bu uygulamanın memleketimiz nezdinde devamının sürekliliği anlamındadır. ‘Köroğlu Dağı Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi’ ilanı Bolu Valiliğinin Bolu çevresinde turizmin gelecek dönemde hızlanacağı teklifi üzerine gündeme alınmıştır. Turizm ile ilgili taleplerin mevcut durumda ‘Köroğlu Dağı Turizm Alanı’ ve ‘Karacasu Termal Turizm Merkezi’ ne yönlendirildiği, Taşlıyayla Göleti çevresi ile Gölcük Tabiat Parkı çevresinde de turizm yatırım yapılması için bölge genişletilmesi Bolu Valiliğince talep edilmiş, 37 kurum ve kuruluştan görüş alınarak 51450 hektarlık alan 21 Ağustos 2015 tarihinde turizm gelişim bölgesi ilan edilmiştir. Bu alan tespiti yapılırken mevcut turizm merkezlerini içeren, yeni talep yerleri ile kamp alanlarını da içine alan bir bölge tespiti yapıldığı belirtilmiştir. Bu alan tespiti yapılırken mevcut ekolojik değer tespiti ve doğa alan araştırması ile ilgili hiçbir ön çalışma yapılmamış veya rapora yer verilmemiştir. İlan edilen 51450hektarlık alanın, 34000 hektarlık bölümü normal orman, 5 000 hektarı 2000 metre üzeri alpin çayırları, 13000 hektar mera ve düzlük bölge alandır. Düzlük alanlarda da çevre köylerin yaylaları bulunmaktadır. Alanın yaklaşık 73% ormanlık bölge olup alan içinde dünyada sadece bu bölgede yetişen endemik ve nadir bitkiler bulunmakta, bu bölge fauna zenginliği ile yaban hayvanların, kuşların doğal yaşam alanını içindedir. Bu bölge içinde 3 adet tabiat parkı(Gölcük, Göksu, Beşpınarlar) bulunmaktadır. Günümüzde bu tür habitatlar tarım, sanayi ve yerleşime açılarak yol ağları ile bölünerek tahrip edilirken Köroğlu Dağları nispeten bu yağmadan korunmuştur. Bölgenin adeta her noktasını potansiyel bir turizm alanı olarak gören ve bölgeyi bu yönde değerlendirmeye öncelik veren etüt çalışmalarını veri alacak planlama çalışmalarında koruma-kullanma dengesinin nasıl sağlanacağı belirsizdir. Söz konusu karar alınırken bölgedeki ekolojik değerler, önemli doğa alanları ile habitatların, belli başlı ekosistem hizmetleri ve bu hizmetleri sunan değerler araştırılmamış ve tespit edilmemiştir. TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi tarafından açılan iptal davası sonucunda 51450 hektarlık alan ancak 38848 hektara indirilmiş, söz konusu planlama maalesef devam ettirilmiştir. Diğer taraftan 2013 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla yayla statüsü kabul edilen söz konusu iki yaylamızın bu statülerinin 2021 yılında kaldırılma tercihi, doğal yaşam alanları, imar ve rant politikaları, yayla/yaylacılık kültürü ve hayvancılık açılarından ciddi anlamda irdelenmelidir.
Alınan son kararla, yeniden yayla-orman statü değişikliği gündeme gelmiştir. Orman Yasası’nın 17. maddesindeki istisnalar buraların yapılaşmaya açılmasına olanak tanımaktadır. Halen kaçak binalarla ciddi bir düzensiz yapılaşma yaşanan pek çok yaylamızda, 2018 yılında çıkarılan 7143 sayılı “torba yasa” ile gündeme gelen “imar affı(barışı)” bu kararla birlikte değerlendirilmelidir.
Su ve oksijen deposu olan orman, yayla, mera gibi doğal alanlarımızın doğal haliyle korunması ve kullanılması gerekir. Doğal alanlar ticarileştirilmemelidir. İmar ve rant politikaları ile yerli ya da yabancı kişiler/kesimler için yapılaşmaya açılan/açılacak yaylalarımız doğal özelliklerini yitirir, amacına uygun kullanılamaz.
Ülkemizde ve bölgemizde yüzyıllardır geleneksel bir hayvancılık şekli olarak yapılan yaylacılık yüksek kesimlerdeki çayır ve meralardan yararlanmanın en iyi yoludur. Bitkisel ve hayvansal üretimin devamlılığı için verimli tarım arazilerimiz gibi, yaylalarımızın da amacı dışında kullanılmaması gerekir. Çayır, mera ve yaylalarımızı korumamanın sonucu, hayvansal gıda ürünlerinde ve hayvancılığın temel girdisi olan yemde dışarıya bağımlılığın artmasıdır.
Doğal varlıklarımız ülkemizin dört bir yanında yağma ve talan projeleri ile tehdit altındadır. Bu doğa bizim, bu dünya bizim, bu ülke bizim, Bolu bizim. Ülkesini, halkını, kentini ve doğasını seven her yurttaşımızın görevi bu talana karşı durmaktır.
TMMOB Bolu İl Koordinasyon Kurulumuz son yasal düzenlemelerle doğal alanlarımızın farklı kullanım amaçlarıyla planlanarak doğal yapısını ve yayla özelliğini kaybetmemesi için alınan yanlış kararlara karşı yargı yolu dâhil gerekli mücadeleyi sürdürecektir.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği
Bolu İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri
Erol PERÇİN